Soru:
Mekkeliler, Kâbe'nin onarımı sırasında Hacerü'l-Esved taşını yerine koyma konusunda anlaşmazlığa düşmüşlerdi. Bu anlaşmazlığı çözmek için önerdikleri yöntem neydi ve bu olay Hz. Muhammed'in (s.a.v.) "el-Emin" oluşuyla nasıl bir bağlantı içerir? Açıklayınız.
Çözüm:
💡 Bu soru, Hz. Muhammed'in (s.a.v.) güvenilirliğini somut bir örnekle anlamamızı sağlar.
- ➡️ Birinci adım: Kâbe onarılırken sıra, onur kaynağı olan Hacerü'l-Esved'i yerine koymaya gelmişti. Mekke'nin ileri gelen kabileleri, bu şerefin kime ait olduğu konusunda tartışmaya başladılar ve neredeyse savaş çıkacaktı.
- ➡️ İkinci adım: Çözüm önerisi olarak, Mabed'e ilk giren kişinin hakem olması ve onun vereceği karara uyulması konusunda anlaştılar.
- ➡️ Üçüncü adım: Mabede ilk giren kişi Hz. Muhammed (s.a.v.) oldu. Orada bulunan herkes onu görünce "İşte el-Emin! O'nun hakemliğine razıyız!" diye bağırdı. Bu, onun henüz genç yaşta bile toplumun tüm kesimleri tarafından güvenilen, tarafsız ve adil biri olarak tanındığının en açık kanıtıdır.
- ➡️ Dördüncü adım: Hz. Muhammed (s.a.v.) bir örtü getirtti, taşı onun üzerine koydu ve her kabileden bir temsilciye örtünün bir ucundan tutturarak taşı birlikte kaldırttı. Sonra da taşı kendi elleriyle yerine yerleştirdi. Bu akıllıca çözüm, herkesi memnun etti ve kan dökülmesini önledi.
✅ Sonuç: Bu olay, Hz. Muhammed'in (s.a.v.) "el-Emin" lakabını almasının ardındaki derin toplumsal güveni ve hakemlik vasfını çarpıcı bir şekilde ortaya koymaktadır.
