Soru:
Bir bilim insanı, bir hücrenin içindeki DNA molekülünün \( 3 \) milyar baz çiftinden oluşan muazzam bilgi şifresini keşfettiğinde, "Bu kadar karmaşık bir bilginin tesadüfen olamayacağını anladım." demiştir. Bu durum, aşağıdaki yargılardan hangisini destekler niteliktedir?
- A) İnsanın ilmi, Allah'ın ilminin bir yansımasıdır.
- B) Allah'ın ilmi sadece büyük ve görünen varlıklarla sınırlıdır.
- C) İnsan, ancak kendi ilmiyle sınırlı olanı bilebilir.
- D) Mikro alemdeki düzen, Allah'ın ilminin bir göstergesi değildir.
Çözüm:
💡 Bu soru, "El-İlim" isminin tecellilerini doğadaki düzenden çıkarsama ile ilgilidir.
- ➡️ Birinci adım: Hücre ve DNA, gözle görülemeyen, mikro aleme ait muazzam derecede karmaşık ve düzenli bir yapıdır.
- ➡️ İkinci adım: Bilim insanının bu düzeni ve bilgiyi "keşfetmesi", aslında onun zaten var olan bir planı ve ilmi öğrenmesi anlamına gelir. Bu, insan ilminin, evrene yerleştirilmiş olan ilahi ilmin (El-İlim) çok küçük bir parçasını anlamaya çalışmasıdır.
- ➡️ Üçüncü adım: Seçenekleri değerlendirelim. B seçeneği yanlıştır, çünkü Allah'ın ilmi mikro alemi de kapsar. C seçeneği olayın sadece bir tarafını anlatır, asıl vurgu "yansıma" üzerinedir. D seçeneği ise açıkça yanlıştır. A seçeneği, insanın küçük keşiflerinin bile, ardındaki sonsuz ilmin (El-İlim) bir yansıması/göstergesi olduğu fikrini en iyi şekilde ifade eder.
✅ Sonuç olarak, doğru cevap, insan ilminin Allah'ın sonsuz ilminin bir tecellisi olduğunu vurgulayan A seçeneğidir.