🎨 8. Sınıf İngilizce: "Hands" (Eller) Konu Anlatımı
Bu konuda, İngilizcede ellerle ilgili çeşitli ifadeleri ve deyimleri öğreneceğiz. Eller, iletişimde ve günlük aktivitelerimizde önemli bir rol oynar. Bu nedenle, İngilizcede ellerle ilgili birçok farklı ifade bulunmaktadır. Hazırsanız, başlayalım!
🖐️ Temel Kelimeler ve Anlamları
- 🖐️ Hand: El
- 🤝 Hands: Eller
- 👋 Palm: Avuç içi
- 👆 Finger: Parmak
- 👍 Thumb: Başparmak
- 👉 Index finger: İşaret parmağı
- Middle finger: Orta parmak
- Ring finger: Yüzük parmağı
- Little finger: Serçe parmağı
- ✊ Fist: Yumruk
✍️ "Hands" ile İlgili İfadeler ve Deyimler
İngilizcede "hands" kelimesiyle kullanılan birçok farklı ifade ve deyim bulunmaktadır. İşte en yaygın olanlardan bazıları:
- 👏 Give a hand: Yardım etmek.
Örnek: Can you give me a hand with this box? (Bu kutuyla bana yardım edebilir misin?)
- 🤲 Hands down: Kesinlikle, tartışmasız.
Örnek: She is the best student in the class, hands down. (O, sınıftaki en iyi öğrenci, tartışmasız.)
- 👐 Get out of hand: Kontrolden çıkmak.
Örnek: The party got out of hand and the police had to be called. (Parti kontrolden çıktı ve polis çağrılmak zorunda kaldı.)
- 🙌 Hands-on: Uygulamalı, pratik.
Örnek: The course provides hands-on experience in web design. (Kurs, web tasarımında uygulamalı deneyim sunar.)
- 🤝 In good hands: İyi ellerde, güvende.
Örnek: Don't worry, your car is in good hands. (Endişelenme, araban iyi ellerde.)
- 🙋 On the one hand... on the other hand...: Bir yandan... diğer yandan...
Örnek: On the one hand, I want to go to the party, but on the other hand, I have a lot of homework. (Bir yandan partiye gitmek istiyorum, ama diğer yandan çok ödevim var.)
- ✋ Keep your hands to yourself: Ellerini kendine sakla, dokunma.
Örnek: Please keep your hands to yourself during the performance. (Lütfen gösteri sırasında ellerinizi kendinize saklayın.)
✍️ Örnek Cümleler
Aşağıda, "hands" ile ilgili ifadelerin kullanıldığı bazı örnek cümleler bulunmaktadır:
- 🍎 Can you give me a hand with carrying these books? (Bu kitapları taşımama yardım edebilir misin?)
- 🍎 This is hands down the best pizza I've ever eaten! (Bu, kesinlikle şimdiye kadar yediğim en iyi pizza!)
- 🍎 The situation is getting out of hand; we need to find a solution. (Durum kontrolden çıkıyor; bir çözüm bulmamız gerekiyor.)
- 🍎 She prefers a hands-on approach to learning new skills. (O, yeni beceriler öğrenmek için uygulamalı bir yaklaşımı tercih ediyor.)
- 🍎 You're in good hands with Dr. Smith; he's an excellent surgeon. (Dr. Smith ile iyi ellerdesin; o mükemmel bir cerrah.)
🎉 Alıştırmalar
Şimdi öğrendiklerinizi pekiştirmek için birkaç alıştırma yapalım:
- Boşluğu doldurun: Can you ______ me a ______ with the dishes? (Bulaşıklarla bana ______ edebilir misin?)
- Aşağıdaki cümlenin anlamı nedir? "The situation got out of hand."
- "Hands-on" kelimesinin eş anlamlısı nedir?
Umarım bu konu anlatımı "hands" konusunu anlamanıza yardımcı olmuştur. Başarılar!
