İslam inancına göre ahiret hayatı, dünya hayatından sonra başlayan ve sonsuza kadar devam edecek olan bir süreçtir. Bu süreç, birbirini takip eden belli başlı aşamalardan oluşur. Aşağıda bu aşamalar sırasıyla ve basit bir dille açıklanmıştır.
Bu, dünya hayatının sonu ve ahiret hayatının başlangıcıdır. İslam inancına göre her canlı ölümü tadacaktır. Bu, eceliyle gelen doğal bir ölüm olabileceği gibi bir kaza sonucu da gerçekleşebilir.
Ölümle başlayıp kıyametin kopmasına kadar geçen süreye "Berzah Alemi" veya "Kabir Hayatı" denir. Bu, dünya ile ahiret arasında bir bekleme durağıdır. Burada:
Kişiye kabrinde Münker ve Nekir adı verilen iki melek tarafından sorular sorulur. Bu, bir nevi ilk hesaptır.
Kıyamet, Allah'ın belirlediği zamanda dünya hayatının tamamen sona ermesidir. İsrafil (a.s.) adlı meleğin "Sûr"a ikinci kez üflemesiyle tüm insanlar diriltilerek Mahşer meydanında toplanmak üzere kabirlerinden kalkarlar.
Dirilen tüm insanlar, dünyada yaptıkları her şeyden hesap vermek üzere büyük bir meydanda (Mahşer) toplanır. Burada:
Cennet'e gitmek isteyen herkesin geçmek zorunda olduğu, keskinliği kılıç gibi ve inceliği saç teli gibi olan bir köprüdür. Müminler amellerinin aydınlattığı bir ışıkla bu köprüden kolayca geçerken, kafirler ve günahkarlar aşağıya, Cehennem'e düşerler.
Allah'ın izin verdiği ve seçtiği bazı peygamberler, melekler ve salih kulların, günahkar müminlerin bağışlanması için Allah'a dua etmeleridir. En büyük şefaat, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e aittir.
Hesap ve sorgulamanın ardından insanların ebedi kalacakları son duraklardır.
💡 Önemli Not: Bu aşamalar, Kur'an-ı Kerim ayetleri ve Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'in hadisleri ışığında İslam alimleri tarafından açıklanmıştır. İnanan bir mümin için asıl hedef, dünya hayatını Allah'ın rızasını kazanacak şekilde yaşayarak Cennet'e nail olmaktır.