Barış Manço, Türkiye'nin yetiştirdiği en önemli sanatçılardan biri olarak, müziği, televizyon programları ve samimi kişiliğiyle milyonların kalbinde taht kurmuştu. Onun vefatının ardından hayranları, "Barış Manço'nun mezarı nerede?" sorusunu sormaya başladı. Cevap, sanatçının hayatında önemli bir yere sahip olan İstanbul'un huzurlu semti Kanlıca'da saklı.
Barış Manço, 1 Şubat 1999 tarihinde aramızdan ayrıldı. Vefatının ardından, sevenleri tarafından büyük bir üzüntüyle uğurlanan sanatçı, İstanbul'un Anadolu Yakası'nda, Boğaz'ın incisi Kanlıca Mezarlığı'na defnedildi. Mezarı, Kanlıca sahil yolundan rahatlıkla görülebilecek bir konumda, mezarlığın girişine yakın bir yerde bulunuyor.
Barış Manço'nun mezarının Kanlıca'da olması bir tesadüf değil. Sanatçı, hayattayken Boğaz'ın bu sessiz ve huzurlu semtini çok severdi. Ayrıca, aile köklerinin de Beykoz'a dayanması, bu tercihte önemli bir rol oynamıştır. Mezarının Kanlıca'da olması, onun Boğaz'a ve İstanbul'a olan sevgisinin bir yansıması gibi.
Barış Manço'nun mezar taşı, onun sanat anlayışını ve felsefesini yansıtacak şekilde özenle hazırlanmıştır. Mezar taşında, sanatçının imzasının yanı sıra, en sevilen şarkılarından birinin adı olan "Gülpembe" ve evrensel barış mesajını simgeleyen "7'den 77'ye" ifadeleri yer alır. Bu detaylar, ziyaretçilere onu anımsatmakta ve sanatının kalıcılığını vurgulamaktadır.
Barış Manço'nun mezarı, sadece bir anıt değil, aynı zamanda sevenlerinin duygularını paylaştığı bir buluşma noktasıdır. Mezarın başında, hayranları tarafından bırakılan notlar, şarkı sözleri, çiçekler ve küçük hatıralar her daim bulunur. Bu, onun halkla kurduğu samimi bağın ölümünden sonra da devam ettiğinin bir göstergesidir.
Barış Manço'yu anmak için bir diğer önemli adres ise Kadıköy Moda'daki Barış Manço Evi'dir. Sanatçının uzun yıllar yaşadığı bu ev, müzeye dönüştürülmüş ve kişisel eşyaları, ödülleri, kostümleri sergilenmektedir. Kanlıca'daki mezarını ziyaret edenler, Moda'daki bu müzeyi de görerek Barış Manço'yu daha yakından tanıma fırsatı bulabilirler.
Barış Manço, müziği ve vizyonuyla Türk kültür tarihinde silinmez bir iz bıraktı. Onun Kanlıca'daki mezarı, hayranları için bir hüzün noktası olmanın ötesinde, sevgisinin ve mirasının yaşadığı bir anıt olarak kabul ediliyor. Ruhu şad olsun.