Çanakkale Türküsü, Türk milletinin kolektif hafızasında derin izler bırakan Çanakkale Savaşı'nın hüzünlü, bir o kadar da yiğit sesidir. Nesilden nesile aktarılan bu anonim türkü, sadece bir müzik parçası değil, aynı zamanda tarihimizin en çetin mücadelelerinden birinin duygusal bir belgeselidir. Bu yazıda, bu ölümsüz türkünün notalarını, sözlerini ve ardındaki hikâyeyi ele alacağız.
Türkü, Çanakkale Savaşı (1915-1916) sırasında cephede yaşananları, askerlerin duygularını ve vatan sevgisini yansıtır. Anadolu'nun dört bir yanından gelen gençlerin destansı direnişini ve vatan için canlarını feda edişlerini anlatır. Sözlerdeki "Çanakkale içinde vurdular beni" dizeleri, savaşın acımasız gerçekliğini ve kaybın büyüklüğünü hissettirirken, "Of gençliğim eyvah" ifadesiyle erken yaşta toprağa düşen bir neslin hüznü dile getirilir.
Türkü, genellikle La Minör (Am) tonunda ve 4/4'lük ölçüde söylenir. İşte başlangıç bölümü için basit nota dizilimi:
Sol - La - Si - Do - Si - La - Sol - La
Sol - La - Si - Do - Si - La - Sol
Fa - Mi - Re - Mi - Fa - Sol - La - Sol - Fa - Mi - Re
Re - Mi - Fa - Sol - La - Sol - Fa - Mi - Re
Not: Bu, geleneksel söyleyişe dayalı basitleştirilmiş bir notalandırmadır. Türkü, farklı yörelerde farklı varyasyonlarla söylenebilir.
Çanakkale içinde vurdular beni
Ölmeden mezara koydular beni
Of gençliğim eyvah!
Çanakkale içinde aynalı çarşı
Ana ben gidiyom düşmana karşı
Of gençliğim eyvah!
Çanakkale içinde bir uzun selvi
Kimimiz nişanlı kimimiz evli
Of gençliğim eyvah!
Çanakkale üstünü duman bürüdü
On üçüncü fırka harbe yürüdü
Of gençliğim eyvah!
Çanakkale Türküsü, bir müzik eseri olmanın ötesinde, milli bir değerdir. Her 18 Mart'ta ve anma törenlerinde söylenerek, Çanakkale ruhunun canlı tutulmasına katkı sağlar. Türkü, savaşın trajedisini ve kahramanlığını aynı anda yansıtarak, dinleyenlere tarihi bir empati kurma imkânı verir.
Çanakkale Türküsü, notaları ve sözleriyle adeta tarihe not düşülmüş bir anıttır. Onu sadece ezberleyip söylemek değil, ardındaki fedakarlık, vatan sevgisi ve insanlık hikayesini anlamak ve anlatmak da hepimizin görevidir. Bu türkü, Çanakkale'de canlarını veren atalarımızın bize bıraktığı sonsuz bir sestir.
Not: Türkünün farklı versiyonları ve söz varyantları bulunmaktadır. Yukarıdaki sözler en yaygın bilinen halidir.