Ernest Hemingway’in 1940 yılında yayımlanan “Çanlar Kimin İçin Çalıyor” adlı eseri, yalnızca bir savaş romanı değil; aynı zamanda insanın varoluşuna, sevgiye, ölüme ve ideallere dair derin sorgulamalar barındıran edebi bir şaheserdir. İspanya İç Savaşı’nın (1936-1939) acımasız atmosferinde geçen roman, ismini 17. yüzyıl İngiliz şairi John Donne’un ünlü dizesinden alır: “Hiç kimse ada değildir, bütünün bir parçasıdır; eğer bir toprak parçası deniz tarafından yutulursa, Avrupa küçülmüş olur… İnsanlığın parçası olduğun için asla soruma çanlar kimin için çalıyor; çanlar senin için çalıyor.”
Roman, Cumhuriyetçi güçler tarafında savaşan Amerikalı dinamit uzmanı Robert Jordan’ın gözünden anlatılır. Jordan’ın görevi, faşist Franco birliklerinin ilerleyişini durdurmak için stratejik bir köprüyü havaya uçurmaktır. Bu görevi yerine getirmek için bir grup gerillaya katılır ve burada hayatını derinden etkileyecek iki insanla tanışır: grubun lideri Pablo ve onun güçlü eşi Pilar. Daha da önemlisi, savaşın acımasız yüzünden kaçmış genç bir kadın olan Maria ile aralarında, savaşın gölgesinde filizlenen dokunaklı ve yoğun bir aşk başlar.
Roman, bu üç kısa ama son derece yoğun gün içinde yaşananları anlatırken, karakterlerin geçmişlerine, korkularına, umutlarına ve insani zaaflarına da ışık tutar.
Hemingway’in “Buzdağı Teorisi” bu romanda en olgun halini alır. Yalın, kısa cümlelerle kurulan anlatımın altında, okurun sezmesi ve doldurması gereken derin duygusal ve felsefi katmanlar yatar. Diyaloglar canlı ve gerçekçidir; betimlemeler ise adeta bir ressamın fırçası kadar etkileyicidir. Hemingway’in bizzat İspanya İç Savaşı’nda muhabir olarak bulunması, romana olağanüstü bir gerçeklik ve atmosfer katmıştır.
Roman, 1943’te En İyi Film Akademi Ödülü’ne aday gösterilen aynı isimli bir sinema uyarlamasına da ilham vermiş; Gary Cooper ve Ingrid Bergman’ın unutulmaz performanslarıyla beyazperdeye taşınmıştır.
“Çanlar Kimin İçin Çalıyor”, 20. yüzyıl edebiyatının kilometre taşlarından biridir. Savaşın tüm çıplaklığı ve çirkinliğiyle anlatıldığı, ancak buna rağmen insan ruhunun direnci, dayanışması ve sevme kapasitesinin yüceltildiği evrensel bir hikâyedir. Sadece tarihi bir dönemi anlamak için değil, insan olmanın anlamı üzerine düşünmek için de mutlaka okunması gereken bir başyapıttır. Hemingway, bu romanla 1954 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görülmüş ve edebi dehasını bir kez daha tüm dünyaya kanıtlamıştır.
Romanı okurken, John Donne’un o ünlü sorusu kulaklarınızda yankılanacak: “Çanlar kimin için çalıyor?” Hemingway’in yanıtı ise açık ve nettir: Hepimiz için.