📨 Davet Etme (Inviting) İfadeleri
İngilizcede birini bir şey yapmaya davet etmek için kullanabileceğimiz birçok farklı ifade bulunur. Bu ifadeler, resmiyet seviyelerine ve samimiyet derecelerine göre değişiklik gösterir.
🎯 Genel Davet Kalıpları
En yaygın kullanılan ve genellikle resmi olmayan (informal) durumlar için uygun olan kalıplar şunlardır:
- ✅ "Would you like to...?" (.... ister misiniz?)
- ✅ "Do you want to...?" (.... yapmak ister misin?)
- ✅ "How about...?" / "What about...?" (....'a ne dersin?)
💬 Örnek Diyaloglar
Bu kalıpların günlük konuşmada nasıl kullanıldığını görelim:
Örnek 1:
- ➡️ A: "Would you like to have dinner with us tonight?"
(Bu akşam bizimle akşam yemeği yemek ister misiniz?)
- ➡️ B: "That sounds great! I'd love to."
(Kulağa harika geliyor! Çok isterim.)
Örnek 2:
- ➡️ A: "How about going to the cinema on Saturday?"
(Cumartesi sinemaya gitmeye ne dersin?)
- ➡️ B: "Sorry, I'm busy then. Maybe another time."
(Üzgünüm, o zaman işim var. Belki başka bir zaman.)
🏛️ Daha Resmi (Formal) Davetler
Daha resmi durumlarda (iş toplantıları, resmi yemekler vb.) aşağıdaki ifadeleri kullanmak daha uygundur:
- 📌 "We would be honored if you could join us..." (Bize katılırsanız onur duyarız...)
- 📌 "You are cordially invited to..." (....'a içtenlikle davetlisiniz.)
- 📌 "We would like to invite you to..." (Sizi ....'a davet etmek istiyoruz.)
Örnek:
- "We would like to invite you to our annual company meeting on Friday."
(Sizi Cuma günkü yıllık şirket toplantımıza davet etmek istiyoruz.)
💡 Davetlere Cevap Verme
Bir daveti kabul ederken veya reddederken kullanabileceğiniz bazı kullanışlı ifadeler:
Kabul Etme (Accepting): 🎉
- "Sure, I'd love to!" (Kesinlikle, çok isterim!)
- "That sounds wonderful, thank you!" (Kulağa harika geliyor, teşekkür ederim!)
- "I would be delighted to come." (Gelmekten memnuniyet duyarım.)
Reddetme (Declining): 🙏
- "I'm sorry, I can't make it. I have another appointment." (Üzgünüm, gelemeyeceğim. Başka bir randevum var.)
- "Thank you for the invitation, but I'm afraid I'm busy." (Davet için teşekkürler, ama korkarım meşgulüm.)
- "I wish I could, but I already have plans." (Keşke gelebilseydim ama planlarım var.)
📌 Not: Bir daveti reddederken genellikle kısa bir sebep belirtmek kibar olarak kabul edilir.