Milli Mücadele'nin dönüm noktalarından biri olan Erzurum Kongresi, 23 Temmuz - 7 Ağustos 1919 tarihleri arasında toplanmış ve Türk tarihinin seyrini değiştiren kritik kararlara imza atmıştır. Bu yazıda, kongrenin hangi şartlarda toplandığını, amacını ve aldığı önemli kararları inceleyeceğiz.
I. Dünya Savaşı'nın ardından Osmanlı İmparatorluğu Mondros Ateşkes Antlaşması'nı (30 Ekim 1918) imzalamış, ülke toprakları işgal edilmeye başlanmıştı. Doğu Anadolu'da ise Ermeni tehdidi giderek artıyor, bölge halkı büyük bir endişe içindeydi. İstanbul Hükümeti'nin etkisiz kalması üzerine, bölge halkı ve yerel direniş örgütleri kendi kaderlerini belirlemek için harekete geçtiler.
Kongre, öncelikle Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti tarafından planlandı. Mustafa Kemal Paşa'nın askerlikten istifası ve 3 Temmuz'da Erzurum'a gelişiyle kongreye liderlik etmesi, sürece büyük bir ivme kazandırdı.
Kongrenin belki de en önemli kararı, "Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür, asla parçalanamaz" ilkesinin benimsenmesidir. Bu madde, Misak-ı Milli'nin de temelini oluşturmuş ve bugünkü Türkiye Cumhuriyeti'nin sınır anlayışının çerçevesini çizmiştir.
"Manda ve himaye kabul olunamaz" ifadesiyle, tam bağımsızlık vurgusu yapılmıştır. Ayrıca, "Kuvay-ı Milliye'yi etkin, milli iradeyi hakim kılmak esastır" kararı alınarak, halkın iradesine dayalı bir yönetim anlayışı benimsenmiştir.
İstanbul Hükümeti'nin dağılması veya görevini yapamaması durumunda, geçici bir hükümetin kurulması kararlaştırıldı. Bu hükümeti seçme görevi ise kongre tarafından oluşturulan "Heyet-i Temsiliye"ye (Temsil Heyeti) verildi. Mustafa Kemal Paşa bu heyetin başkanı seçildi.
Siyasi egemenlik ve sosyal dengeyi bozacak ayrıcalıklar reddedildi. Azınlıklara, ancak komşu ülkelerdeki Müslüman halkın da aynı haklara sahip olması şartıyla hak tanınabileceği belirtildi.
Erzurum Kongresi, umutsuzluğun kol gezdiği bir dönemde, bir milletin diriliş manifestosu olmuştur. Alınan kararlar sadece kağıt üzerinde kalmamış, Anadolu'nun dört bir yanında bir kıvılcım etkisi yaratarak, Kurtuluş Savaşı'nın yol haritasını çizmiştir. Bugün üzerinde yaşadığımız vatanın temel taşlarından biri, 107 yıl önce Erzurum'da atılmıştır.