Karmaşık konuları basitleştirme ve kalıcı öğrenme konusunda bir efsane haline gelen Feynman Tekniği, adını ünlü teorik fizikçi Richard Feynman'dan alır. Feynman, sadece bir bilim insanı değil, aynı zamanda efsanevi bir öğretmendi. Onun "Anlamadığınız bir şeyi basit bir şekilde açıklayamıyorsanız, onu gerçekten anlamamışsınızdır" felsefesinden yola çıkan bu teknik, öğrenmeyi öğrenmenin altın standartlarından biri kabul edilir.
Geleneksel ezber yöntemlerinin aksine, Feynman Tekniği derin kavrayış ve aktarabilme becerisi üzerine kuruludur. Bilgiyi pasif bir şekilde tüketmek yerine, onu aktif olarak işlemenizi, sadeleştirmenizi ve başkasına öğretebilecek kadar içselleştirmenizi sağlar. Bu süreç, bilgideki boşlukları acımasızca ortaya çıkarır.
Feynman Tekniği, sistematik ve uygulaması kolay dört adımdan oluşur:
Öğrenmek istediğiniz konuyu bir kağıdın en üstüne başlık olarak yazın. Daha sonra, bildiğiniz her şeyi, sanki konuya yeni başlayan birine anlatıyormuş gibi, basit cümlelerle ve maddeler halinde yazmaya başlayın. Bu aşamada kitap, ders notu veya internet gibi kaynakları kullanabilirsiniz.
Bu, tekniğin kalbini oluşturur. Yazdıklarınızı, konu hakkında hiçbir şey bilmeyen bir çocuğun anlayabileceği bir dil ve sadelikte yeniden yazın. Karmaşık terminolojiden, jargonlardan ve teknik ayrıntılardan kaçının. Eğer basit kelimelerle, günlük örneklerle açıklayamıyorsanız, o konuyu tam olarak anlamamışsınız demektir.
Basitleştirme çabanız sırasında mutlaka takıldığınız, açıklayamadığınız veya eksik hissettiğiniz noktalar olacaktır. İşte bu boşluklar, aslında öğrenmeniz gereken gerçek konulardır. Bu noktalara dönün, kaynaklarınıza tekrar başvurun ve anlayana kadar çalışın. Anladıktan sonra, açıklamanızı bu yeni ve daha derin anlayışla güncelleyin.
Son aşamada, açıklamanızı daha da arındırın. Karmaşık cümleleri basitleştirin, akışı düzeltin ve konuyu daha iyi somutlaştırmak için analojiler (benzetmeler) ve görsel şemalar ekleyin. Artık elinizde, konuyu herkese anlatabileceğiniz, net ve öz bir anlatımınız var.
Feynman Tekniği, öğrenmeyi pasif bir alım süreci olmaktan çıkarıp aktif bir inşa sürecine dönüştürür. Bilgiyi sadece depolamaz, onu işler, şekillendirir ve sahiplenirsiniz. Bu teknik, özgüveni artırır, eleştirel düşünmeyi geliştirir ve en önemlisi, öğrenmeyi keyifli bir keşfe dönüştürür. Denemek, onun gücünü görmenin en iyi yoludur. Hemen bir konu seçin, bir boş kağıt alın ve ilk adımı atın!