Gelişim, canlı organizmaların döllenmeden başlayarak yaşam boyu devam eden düzenli, ardışık ve birikimli değişim sürecidir. Bu süreç rastgele değil, evrensel bazı ilkeler çerçevesinde ilerler. İster bir çocuğun ilk adımlarını atması, ister bir yetişkinin yeni bir beceri öğrenmesi olsun, tüm gelişim olayları bu temel ilkeler ışığında şekillenir.
Gelişim psikolojisi ve biyolojisi alanında kabul görmüş, gelişim sürecini anlamamızı sağlayan temel ilkeler şunlardır:
Gelişimde en temel tartışma "doğa mı, yetiştirme mi?" sorusudur. Günümüzde kabul edilen görüş, gelişimin hem genetik yatkınlıklar (kalıtım) hem de yaşanılan deneyimler, öğrenmeler, kültür ve fiziksel çevre (çevre) tarafından şekillendiğidir. İkisi birbiriyle sürekli etkileşim halindedir.
Gelişim sadece bebeklik veya çocuklukla sınırlı değildir. Doğum öncesi dönemden başlayarak bebeklik, çocukluk, ergenlik, yetişkinlik ve yaşlılık dönemlerini kapsayan, yaşam boyu süren bir süreçtir. Her dönemin kendine özgü gelişimsel görevleri ve değişimleri vardır.
Gelişim alanları (fiziksel, bilişsel, sosyal-duygusal) aynı anda ve eşit hızda ilerlemez. Örneğin, ergenlik döneminde fiziksel gelişim hızlanırken, bazı bilişsel beceriler daha yavaş gelişebilir. Gelişim dalgalar halinde, farklı alanlarda farklı zamanlarda hızlanıp yavaşlayarak ilerler.
Gelişim genellikle öngörülebilir bir sıra ve yön izler. Örneğin:
Her bireyin gelişim hızı ve zamanlaması kendine özgüdür. "Ortalama" gelişim basamakları olsa da, bir çocuğun erken yürümesi veya geç konuşması normal kabul edilebilir. Gelişimde bireysel farklılıklar doğal ve beklenen bir durumdur.
Bazı gelişimsel becerilerin kazanılması için en uygun, hatta zorunlu zaman aralıkları bulunur. Bu dönemlerde gerekli uyaran ve deneyimler sağlanmazsa, o alandaki gelişim kalıcı olarak sekteye uğrayabilir. Örneğin, dil gelişimi ve görsel algı için kritik dönemler olduğu bilinmektedir.
İnsan gelişimi fiziksel, bilişsel, sosyal ve duygusal alanlardan oluşan bir bütündür. Bu alanlar birbirinden bağımsız değil, sürekli etkileşim halindedir. Örneğin, bir çocuğun fiziksel olarak büyümesi (fiziksel gelişim), arkadaş edinme becerisini (sosyal gelişim) doğrudan etkileyebilir.
Gelişim bir önceki aşamaların üzerine inşa edilir. Her yeni beceri, önceki deneyimlerin ve kazanımların üzerine eklenir. Aynı zamanda, gelişim genellikle kademeli ve sürekli bir değişim olarak ilerler, ancak bazı teoriler (örn. Piaget) gelişimde ani sıçramaların (evrelerin) olduğunu savunur.
Gelişimin ilkelerini anlamak, sadece akademik bir bilgi değil, aynı zamanda insana dair derin bir kavrayış sağlar. Ebeveynlerin çocuklarını daha iyi anlamasına, eğitimcilerin gelişimsel olarak uygun öğretim yöntemleri geliştirmesine, politika yapıcıların toplumun ihtiyaçlarına uygun programlar oluşturmasına ve bireylerin kendi gelişim yolculuklarını anlamlandırmasına olanak tanır. Gelişim, durağan değil dinamik bir yolculuktur ve bu yolculuğun haritasını çizen ilkeler, insan olmanın karmaşık ve güzel mozaiğini anlamamızın anahtarıdır.