avatar
berkay_yaz
2150 puan • 42 soru • 266 cevap
✔️ Cevaplandı • Doğrulandı

İngilizce duygular (Scary, Exciting, Boring)

Bu üç sıfatı kullanırken hangisini seçeceğimi bazen karıştırıyorum. Örneğin, korku filmi izlerken "scary" diyorum ama gerilim dolu bir maç "exciting" mi oluyor? "Boring" ise sıkıcı bulduğum her şey için kullanıyorum ama doğru kullanıyor muyum emin olamıyorum.
WhatsApp'ta Paylaş
1 CEVAPLARI GÖR
✔️ Doğrulandı
0 kişi beğendi.
avatar
huseyin_67
2 puan • 31 soru • 29 cevap

😱🎢😴 İngilizce Duygular: Scary, Exciting, Boring

Merhaba! Bugün İngilizcede sıkça kullanılan ve birbiriyle karıştırılabilen üç temel duygu/durum ifadesini öğreneceğiz: Scary (Korkutucu), Exciting (Heyecan Verici) ve Boring (Sıkıcı). Bu kelimeleri doğru kullanmak, deneyimlerinizi çok daha net ifade etmenizi sağlayacak.

📚 ÖNEMLİ NOT: "-ed" mi "-ing" mi?

Bu üç sıfat da -ing formundadır ve durumu/şeyi tanımlar. İnsanların nasıl hissettiğini anlatmak için ise -ed takısı alan formları kullanırız. Kuralımız:

  • 🎬 -ing (Something is...): Bir şeyin/olayın özelliği. "The movie is scary." (Film korkutucu.)
  • 🧑 -ed (I am/She is...): Bir kişinin hissettiği duygu. "I am scared." (Ben korkuyum.)

😱 1. Scary / Scared (Korku)

Tanım & Kullanım:

Scary, korku veren, ürpertici şeyleri anlatır. Scared ise korkmuş hissetmektir.

  • Örnek (Scary): "That haunted house looks very scary." (O perili ev çok korkutucu görünüyor.)
  • Örnek (Scared): "The children are scared of the dark." (Çocuklar karanlıktan korkuyor.)
  • 🔁 Eş Anlamlılar: Frightening, terrifying (scary'den daha güçlü).

🎢 2. Exciting / Excited (Heyecan)

Tanım & Kullanım:

Exciting, heyecan verici, adrenalin yükselten olay veya durumlar için kullanılır. Excited ise heyecanlanmış hissetmektir.

  • Örnek (Exciting): "We are going on an exciting adventure." (Heyecan verici bir maceraya çıkıyoruz.)
  • Örnek (Excited): "I am so excited about the concert!" (Konser için çok heyecanlıyım!)
  • 🔁 Eş Anlamlılar: Thrilling, exhilarating.

😴 3. Boring / Bored (Sıkıntı)

Tanım & Kullanım:

Boring, sıkıcı, ilgi çekmeyen şeyleri tanımlar. Bored ise sıkılmış, canı sıkılmış hissetmektir.

  • Örnek (Boring): "The lecture was incredibly boring." (Ders inanılmaz derecede sıkıcıydı.)
  • Örnek (Bored): "She is bored because there is nothing to do." (Yapacak bir şey olmadığı için sıkılıyor.)
  • 🔁 Eş Anlamlılar: Dull, tedious (boring'den daha resmi).
  • ⚠️ UYARI: "I am boring" derseniz, "Ben sıkıcı bir insanım" demiş olursunuz. Kendi hissinizden bahsederken her zaman "I am bored" (Sıkıldım) kullanın.

✅ KARŞILAŞTIRMALI ALIŞTIRMA TABLOSU

Aşağıdaki tabloyu inceleyerek farkı pekiştirelim:

  • The horror movie was scary. (Korku filmi korkutucuydu.) → Filmin özelliği.
  • I felt scared while watching it. (Onu izlerken korktum.) → Benim hissim.
  • Football is an exciting sport. (Futbol heyecan verici bir spordur.) → Sporun özelliği.
  • They are excited for the match. (Maç için heyecanlılar.) → Onların hissi.
  • This book is boring. (Bu kitap sıkıcı.) → Kitabın özelliği.
  • We are bored. Let's go out. (Sıkıldık. Dışarı çıkalım.) → Bizim hissimiz.

🎯 Son Söz: Bu üçlüyü öğrenirken en kritik nokta, -ing formunun şeyi, -ed formunun ise insanı nitelediğini unutmamaktır. Pratik yaparak bu kullanım ayrımını içselleştirebilirsiniz. İyi çalışmalar! ✨

Yorumlar