İslam inancının temel kaynağı olan Kuran-ı Kerim, Allah'ın insanlığa son mesajıdır. Bu kutsal kitap, belirli bir tarihsel süreçte, belirli bir peygamber aracılığıyla insanlığa indirilmiştir. Bu yazıda, "Kuran-ı Kerim kime gönderildi?" sorusunu Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) özelinde ele alacak ve vahiy sürecinin önemli detaylarını keşfedeceğiz.
Kuran-ı Kerim, Allah tarafından Hz. Muhammed'e (s.a.v.) gönderilmiştir. İlk vahiy, 610 yılında, Mekke'deki Nur Dağı'nda (Hira Mağarası) "Yaratan Rabbinin adıyla oku!" ayetleriyle başlamış ve yaklaşık 23 yıl boyunca parça parça indirilmiştir. Hz. Muhammed, bu süreçte aldığı ayetleri hem ezberletmiş hem de vahiy kâtiplerine yazdırmıştır.
Kuran-ı Kerim, doğrudan Hz. Muhammed'e indirilmiş olsa da, mesajı onun şahsında tüm insanlığa yöneliktir. Ayetlerde sıkça "Ey insanlar!" ve "Ey iman edenler!" şeklinde hitaplar kullanılması da bunu gösterir. Temel amaçları şunlardır:
Kuran'ın Hz. Muhammed'e indirilişi, farklı yöntemlerle ve ihtiyaca göre parçalar halinde gerçekleşmiştir. Bu süreç, peygamberin ve ilk Müslüman toplumunun ihtiyaçlarına, gelişen olaylara ve sorulan sorulara göre şekillenmiştir.
Kuran-ı Kerim, Allah'ın seçtiği son elçisi Hz. Muhammed Mustafa'ya (s.a.v.) gönderilmiştir. Ancak bu gönderiliş, onun şahsında tüm insanlığa yapılan bir çağrıdır. Kuran, sadece 7. yüzyıl Arap toplumuna değil, kıyamete kadar gelecek tüm insanlığa rehber olmak üzere indirilmiş, korunmuş ve evrensel mesajını sürdüren bir hidayet kaynağıdır. Onu anlamak ve hayata geçirmek, her Müslümanın en önemli sorumluluklarından biridir.
“Bu (Kur'an), âlemler için yalnızca bir zikirdir. Sizden dosdoğru yürümek isteyenler için.” (Kuran-ı Kerim, Tekvir Suresi, 27-28)