Geceleri gökyüzünde aniden beliren ışık çizgileri, bazen de yeryüzüne ulaşan uzay kayaları... Peki bunların hepsi aynı şey mi? Hayır! Meteor ve göktaşı terimleri sıklıkla birbiri yerine kullanılsa da aslında farklı anlamlar taşır. Gelin bu göksel olayları birlikte inceleyelim.
Uzayda hareket eden, boyutları toz tanesinden birkaç metreye kadar değişen katı cisimlerdir. Bunlar Dünya atmosferine girene kadar "göktaşı" olarak adlandırılır.
Göktaşlarının Dünya atmosferine girip sürtünme sonucu yanmasıyla oluşan ışık parlamasıdır. Halk arasında "kayan yıldız" olarak bilinen bu olay aslında bir yıldız değil, yanan uzay kayasıdır.
Atmosfere girdikten sonra tamamen yanmayıp yeryüzüne ulaşabilen göktaşı parçalarıdır. İşte bunlara "meteorit" denir.
Meteorlar atmosferde saniyede 11-72 km gibi inanılmaz hızlarla hareket eder. Bu sürtünme sonucu \( E = \frac{1}{2}mv^2 \) formülüyle ifade edilen kinetik enerji ısıya dönüşür ve yanma gerçekleşir. Çoğu meteor, bir kum tanesinden daha küçük boyuttadır!
Her gün yaklaşık 100 ton göktaşı materyali Dünya'ya düşer, ancak bunun çoğu toz boyutunda olduğu için fark edilmez. Büyük meteoritler nadiren düşer ve bazen krater oluşturur. En ünlü örneklerden biri, 50.000 yıl önce Arizona'da oluşan Barringer Krateri'dir.
Bir dahaki sefere gökyüzünde bir ışık çizgisi gördüğünüzde, artık bir meteor izlediğinizi bileceksiniz. Ve eğer yeryüzünde uzaydan gelen bir taş bulursanız, işte o bir meteorittir! 🌟