Osmanlı İmparatorluğu'nda modern anlamda ilk nüfus sayımı, II. Mahmut döneminde gerçekleştirilmiştir. Bu sayım, devletin yapısal dönüşümünde önemli bir adım olarak kabul edilir. Padişah II. Mahmut'un merkezi otoriteyi güçlendirme ve askerî reformları planlama ihtiyacı, bu sayımın temel motivasyon kaynağı olmuştur.
19. yüzyıl başlarında Osmanlı Devleti, hem iç hem de dış sorunlarla karşı karşıyaydı. Geleneksel tımar sistemi çökmüş, Yeniçeri Ocağı isyanları devletin düzenini tehdit ediyordu. II. Mahmut, “Asakir-i Mansure-i Muhammediye” adıyla modern bir ordu kurma kararı aldı. Bu ordunun asker ihtiyacını doğru hesaplayabilmek ve vergi mükelleflerini tespit edebilmek için nüfus verilerine ihtiyaç duyuldu.
İlk nüfus sayımı, 1831 yılında başlatıldı ve yaklaşık 4-5 yıl sürdü. Sayımın resmî adı “Nüfus Defterleri” veya “Tahrir-i Nüfus” olarak geçmektedir. Ancak bu sayım, günümüzdeki gibi kapsamlı bir nüfus sayımı değildi; daha çok erkek nüfusun kaydını hedefliyordu.
Bu ilk sayım, teknik açıdan bazı eksikliklere sahipti. Örneğin, nüfusun meslek, yaş veya eğitim durumu gibi detaylarına odaklanılmadı. Ayrıca, imparatorluğun uzak bölgelerinde kayıtlar tam olarak tutulamadı. Ancak yine de, Osmanlı bürokrasisinin merkezileşme ve modernleşme çabalarının somut bir göstergesi oldu.
Osmanlı'da ilk nüfus sayımı, “ceride-i nüfus” (nüfus defterleri) adıyla kayıtlara geçti. Bu defterler, günümüzde tarihçiler için önemli bir demografik kaynak oluşturuyor. Ancak, kadınların ve gayrimüslimlerin sayıma dahil edilmemesi, toplumun tamamını yansıtmadığını gösteriyor. Tam kapsamlı ilk nüfus sayımı ise 1882-1893 yılları arasında yapılacaktı.
II. Mahmut dönemindeki bu ilk nüfus sayımı, Osmanlı İmparatorluğu'nun modern devlet yapısına geçiş sürecindeki önemli bir kilometre taşıdır. Askerî ve mali ihtiyaçlardan doğan sayım, devletin vatandaşları üzerindeki bilgi ve kontrol kapasitesini artırmıştır. Tarihsel perspektiften bakıldığında, bu adım, Osmanlı'nın veriye dayalı yönetim anlayışına doğru attığı ilk adımlardan biri olarak değerlendirilir.