📚 Should / Ought to (Tavsiye ve Zorunluluk)
Merhaba! Bu ders notumuzda, İngilizce'de tavsiye, öneri, hafif zorunluluk ve görev bildirmek için kullandığımız iki önemli yapıyı inceleyeceğiz: "Should" ve "Ought to". Her ikisi de benzer anlamlar taşır, ancak kullanım sıklığı ve nüansları farklılık gösterebilir. Hadi başlayalım!
🎯 Temel Kullanım ve Anlam
Bu yapılar, bir eylemin doğru, akıllıca, uygun veya yapılması gereken bir şey olduğunu ifade eder. Zorunluluk derecesi "must"tan daha düşüktür; daha çok bir öğüt veya tavsiye niteliğindedir.
- ✅ Should: Daha yaygın kullanılır. Günlük konuşma ve yazıda sıklıkla tercih edilir.
- ✅ Ought to: "Should" ile hemen hemen aynı anlamdadır, ancak biraz daha resmi veya ahlaki bir ton katabilir. Kullanımı "should"a göre daha az yaygındır.
✍️ Yapı ve Formül
🔹 Olumlu Cümle
Özne + should/ought to + fiilin yalın hali
- You should see a doctor. (Bir doktora görmelisin.)
- We ought to respect our elders. (Büyüklerimize saygı göstermeliyiz.)
🔹 Olumsuz Cümle
Özne + shouldn't / ought not to + fiilin yalın hali
- You shouldn't eat so much sugar. (Bu kadar şeker yememelisin.)
- He ought not to be so rude. (Bu kadar kaba olmamalı.)
🔹 Soru Cümlesi
Should / Ought + özne + to + fiilin yalın hali
- Should I call him? (Onu aramalı mıyım?)
- Ought we to apologize? (Özür dilemeli miyiz?) (Not: "Ought to" ile soru yapısı daha az kullanılır.)
📖 Kullanım Alanları ve Örnekler
1. 🧠 Kişisel Tavsiye Vermek
Birine ne yapmasının iyi olacağını söylerken kullanılır.
- You look tired. You should get some rest. (Yorgun görünüyorsun. Biraz dinlenmelisin.)
- She ought to apply for that job. It's perfect for her. (O işe başvurmalı. Onun için mükemmel.)
2. 🌍 Toplumsal/Ahlaki Görevler
Doğru olduğuna inandığımız, yapılması gereken şeylerden bahsederken.
- People should recycle more to protect the environment. (İnsanlar çevreyi korumak için daha fazla geri dönüşüm yapmalı.)
- We ought to help those in need. (İhtiyacı olanlara yardım etmeliyiz.)
3. ⚠️ Uyarı ve Öneri
Olası bir olumsuz duruma karşı uyarmak için.
- You shouldn't touch that wire. It might be live. (O kabloya dokunmamalısın. Canlı olabilir.)
4. 💭 Beklenti ve Olasılık
Mantıken olması beklenen bir durumu ifade eder. (Tavsiyeden ziyade tahmin)
- It's 9 AM. The post office should be open now. (Saat 9. Postane şimdi açık olmalı.)
- The train ought to arrive in ten minutes. (Tren on dakika içinde varmalı.)
⚠️ Önemli Notlar ve Farklar
- 🔸 "Ought to" her zaman "to" ile birlikte kullanılır. "Should" ise direkt fiille gelir.
- 🔸 "Should" daha esnektir ve soru cümlelerinde çok daha yaygındır. "Ought to" ile soru sormak biraz resmi ve nadirdir.
- 🔸 Geçmiş zaman için "should have / ought to have + V3" yapısı kullanılır. (Yapmalıydım ama yapmadım anlamı katarlar.)
Örnek: I should have studied harder for the exam. (Sınav için daha sıkı çalışmalıydım.)
🎓 Mini Alıştırma Fikri
Aşağıdaki cümlelerde boşlukları "should" veya "ought to" ile doldurmaya çalışın. Cevaplar parantez içinde verilmiştir.
- You ______ drink more water. It's good for your health. (should)
- They ______ be more careful with their money. (ought to)
- ______ I tell her the truth? (Should)
- He ______ have listened to the doctor's advice. (should/ought to)
Sonuç: "Should" ve "Ought to", İngilizce'de kibarca yol göstermenin, öğüt vermenin ve sorumluluklarımızı hatırlatmanın en temel yollarıdır. Pratik yaparak kullanımlarını iyice pekiştirebilirsiniz. Bir sonraki derste görüşmek üzere! 👨🏫