Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) dönemi, sadece öğrenciler için değil, aileleri için de önemli bir süreçtir. YKS velisi olmak, çocuğunuzun geleceğini şekillendiren bu kritik maratonda ona doğru desteği vermek, dengeli bir rehberlik sunmak ve aynı zamanda kendi kaygılarınızı yönetmek anlamına gelir.
Öğrenci yoğun stres altındayken evi bir "sınav alanı" değil, güven ve huzur limanı haline getirmek esastır. Eleştirel değil, destekleyici bir dil kullanın.
İki uç noktadan kaçının:
Her öğrencinin kapasitesi ve hedefi farklıdır. Çocuğunuzun gerçekçi potansiyeline uygun hedefler belirlemesine yardım edin. Başkalarıyla kıyaslama tuzağına düşmeyin.
Unutmayın: Bu sınav sizin değil, çocuğunuzun sınavı. Kararları birlikte alın ama son sözü öğrenciye bırakın. Tercih döneminde bilgi toplamasına yardım edin ama seçimi kendisi yapsın.
Aile içi sohbetlerin tek konusu YKS olmasın. Normal hayat devam etmeli.
"Bu sınav hayat memat meselesi" gibi ifadeler kaygıyı artırır. Sakin kalın.
"Bak komşunun oğlu günde 500 soru çözüyormuş" gibi kıyaslamalar motivasyon kırıcıdır.
Ailece tüm planları iptal etmek, öğrenci üzerinde ek baskı oluşturur.
YKS, hayattaki başarı ve mutluluğun tek belirleyicisi değildir. Sağlıklı iletişim, karşılıklı saygı ve sevginin sınav sonucundan daha değerli olduğunu hem size hem çocuğunuza hatırlatın. Bu zorlu süreçte sabrınız, anlayışınız ve desteğiniz, çocuğunuzun sınav başarısından çok daha kalıcı bir mirastır.
Her öğrenci biriciktir ve kendi yolculuğunu yaşar. YKS velisi olarak en büyük göreviniz, bu yolculukta çocuğunuzun yanında olmak ve ona inandığınızı hissettirmektir. 🫂