Şiir, bir kuyunun dibine atılan taş gibidir; sesi yankılanır, ama taşın kendisi görünmez. Önemli olan, o yankının ruhumuzda uyandırdığı sestir, o sesin derinliğidir." Bu metinde "sözün inceliği" kavramı, özellikle hangi yönüyle ele alınmıştır?
A) Kelimelerin somut anlamlarının önemi
B) Anlatımın dolaylı ve çağrışımsal gücü
C) Şairin toplumsal mesaj verme amacı
D) Metinlerdeki dil bilgisi kurallarına bağlılık
E) Okuyucunun metni hızlıca anlama yeteneği
Merhaba sevgili öğrenciler!
Bu soruyu çözerken metnin ana fikrine ve vurguladığı noktalara dikkat etmeliyiz. Metinde şiir ile kuyuya atılan taş arasında bir benzetme yapılıyor. Taşın kendisi görünmese de yankısı önemli. Bu da sözün doğrudan değil, dolaylı yoldan etkili olduğuna işaret ediyor.
Şimdi seçenekleri tek tek inceleyelim:
- A) Kelimelerin somut anlamlarının önemi: Metinde kelimelerin somut anlamlarından ziyade, uyandırdığı çağrışımlar ve duygular vurgulanıyor. Bu nedenle A seçeneği doğru değil.
- B) Anlatımın dolaylı ve çağrışımsal gücü: Metinde şiirin, kuyuya atılan taşın yankısı gibi, dolaylı yoldan ve çağrışımlar yoluyla etkili olduğu belirtiliyor. "Taşın kendisi görünmez" ifadesi, sözün doğrudan anlamının değil, yarattığı etkinin önemli olduğunu gösteriyor. Bu nedenle B seçeneği doğru olabilir.
- C) Şairin toplumsal mesaj verme amacı: Metinde şairin toplumsal mesaj verme amacından bahsedilmiyor. Şiirin genel olarak insan ruhunda bıraktığı etkiden bahsediliyor. Bu nedenle C seçeneği doğru değil.
- D) Metinlerdeki dil bilgisi kurallarına bağlılık: Metinde dil bilgisi kurallarından bahsedilmiyor. Şiirin estetik ve duygusal etkisine odaklanılıyor. Bu nedenle D seçeneği doğru değil.
- E) Okuyucunun metni hızlıca anlama yeteneği: Metinde okuyucunun metni hızlıca anlama yeteneğinden bahsedilmiyor. Şiirin derinlemesine etkisi ve çağrışımları üzerinde duruluyor. Bu nedenle E seçeneği doğru değil.
Gördüğümüz gibi, metinde "sözün inceliği" kavramı, özellikle anlatımın dolaylı ve çağrışımsal gücü ile ele alınmıştır. Şiirin gücü, kelimelerin doğrudan anlamında değil, okuyucunun ruhunda uyandırdığı yankıda, çağrışımlarda ve duygusal derinlikte yatar.
Cevap B seçeneğidir.
