Soru:
"Matematikteki \(a^2 - b^2 = (a-b)(a+b)\) özdeşliği gibi, edebiyatta da bir metni oluşturan parçaları çözümleyerek anlam bütünlüğüne ulaşmak mümkündür." cümlesinde vurgulanan temel düşünce nedir?
- A) Edebiyat ve matematik aynı yöntemlerle incelenir.
- B) Edebi metinler, matematiksel bir kesinlik taşır.
- C) Karmaşık görünen yapılar, parçalarına ayrılarak daha iyi anlaşılabilir.
- D) Her metnin, değişmeyen bir formülü vardır.
Çözüm:
💎 Bu soruda, bir benzetme (analoji) üzerinden temel bir düşünce sorulmaktadır. Benzetmenin amacını anlamak çok önemli.
- ➡️ 1. Adım: Matematikteki örnek ne yapıyor? \(a^2 - b^2\) gibi karmaşık görünen bir ifadeyi, daha basit ve anlaşılır iki çarpanına \((a-b)\) ve \((a+b)\) ayırıyor.
- ➡️ 2. Adım: Cümle, bu matematiksel işlemi edebiyata uyarlıyor. Yani, bir edebî metni de tıpkı bu denklem gibi, onu oluşturan "parçalara" (temalar, karakterler, olay örgüsü vb.) ayırarak anlamanın mümkün olduğunu söylüyor.
- ➡️ 3. Adım: Seçeneklere bakalım. A seçeneği "aynı yöntemler" der, bu çok iddialı ve geneldir. B seçeneği "matematiksel kesinlik" vurgusu yapar, oysa edebiyat kesin bilim değildir. D seçeneği "değişmeyen formül" ifadesi de yanlıştır, her metnin formülü farklıdır.
- ➡️ 4. Adım: C seçeneği: "Karmaşık görünen yapılar, parçalarına ayrılarak daha iyi anlaşılabilir." Bu, tam olarak cümlede matematik örneği üzerinden anlatılmak istenen evrensel yöntemdir. Vurgu, "analiz etme/çözümleme" eyleminin kendisindedir.
✅ Cümlenin temel düşüncesi, analiz yönteminin farklı disiplinlerde de geçerli ve faydalı olduğudur. Doğru cevap C seçeneğidir.