Soru:
Rosalind Franklin'in X-ışını kırınımı çalışmaları, aşağıdaki önemli biyolojik keşiflerden hangisine en doğrudan katkıda bulunmuştur?
- A) Hücre teorisinin formüle edilmesine
- B) DNA'nın ikili sarmal yapısının aydınlatılmasına
- C) Penisilin'in keşfedilmesine ve antibiyotiklerin geliştirilmesine
- D) Canlı hücrelerde solunum (ATP üretimi) mekanizmalarının açıklanmasına
Çözüm:
💡 Bu soru, tarihteki önemli bir bilim insanının katkısını sorgulamaktadır. Doğru cevabı bulmak için Rosalind Franklin'in ne yaptığını hatırlayalım.
- ➡️ Adım 1: Rosalind Franklin bir kimyager ve X-ışını kırınımı uzmanıydı. Ana çalışma alanı, DNA fiberlerinin yapısını incelemekti.
- ➡️ Adım 2: Franklin'in çektiği, özellikle "Fotoğraf 51" olarak bilinen yüksek kaliteli X-ışını kırınım fotoğrafı, DNA'nın düzenli, tekrarlayan bir yapıya sahip olduğunu ve bir sarmal formunda olabileceğini gösteriyordu.
- ➡️ Adım 3: Bu veriler (fotoğraf ve ölçümler), James Watson ve Francis Crick'in DNA'nın ikili sarmal modelini oluşturmalarında en kritik kanıtı sağlamıştır.
- ➡️ Adım 4: Diğer seçenekleri kontrol edelim: Hücre teorisi (A) 19. yüzyılda, penisilin (C) Alexander Fleming tarafından, hücresel solunum (D) ise başka bilim insanlarının çalışmalarıyla aydınlatılmıştır.
✅ Bu nedenle, Rosalind Franklin'in çalışmalarının en doğrudan katkısı B seçeneğinde belirtilen, DNA'nın ikili sarmal yapısının aydınlatılmasıdır.
