Doğada bulunan ve insanların ihtiyaçlarını karşılamak için kullandığı her şeye doğal kaynak diyoruz. Su, toprak, orman, madenler ve petrol birer doğal kaynaktır. Bu kaynakları düşüncesizce ve aşırı kullanmamıza ise bilinçsiz tüketim denir. Peki, bu davranışın ne gibi sonuçları olur?
Petrol, doğalgaz ve kömür gibi yenilenemez enerji kaynakları sınırlıdır. Bunları hoyratça kullanırsak gelecekte bu kaynaklara ulaşamayabiliriz. Aynı şekilde, aşırı su tüketimi içme suyu kaynaklarını azaltır.
Ormanları bilinçsizce kesmek, ağaçları yakacak olarak kullanmak veya tarla açmak için yok etmek, toprağı tutacak ağaçların olmamasına neden olur. Bu da erozyonu (toprak kayması) artırır. Verimli topraklar akıp gider ve zamanla o bölge çölleşmeye başlar.
Fosil yakıtların (petrol, kömür) aşırı kullanımı atmosfere zararlı gazlar salar. Bu gazlar sera etkisi yaparak dünyamızın ortalama sıcaklığının artmasına, yani küresel ısınmaya neden olur. Bu da kuraklık, aşırı yağışlar gibi beklenmedik hava olayları demektir.
Kaynaklar tükenirse, onları satın almak daha pahalı hale gelir. Örneğin, petrol biterse benzin fiyatları aşırı yükselir ve bu, ulaşımın pahalılaşması anlamına gelir. Ayrıca, tarım yapılamayan bir toprak, ülke ekonomisine katkı sağlayamaz.
Ormanların yok edilmesi, suların kirlenmesi birçok hayvan ve bitkinin doğal yaşam alanını yok eder. Bu canlıların nesli tükenebilir ve doğadaki denge bozulur.
Unutmayalım, doğal kaynaklar sadece bize ait değildir. Onları gelecek nesillere de bırakmak hepimizin sorumluluğundadır.
Doğada bulunan ve insanların ihtiyaçlarını karşılamak için kullandığı her şeye doğal kaynak diyoruz. Su, toprak, ormanlar, madenler ve petrol bunlara örnektir. Bu kaynakları düşünmeden, geleceği hesaba katmadan hızlı bir şekilde tüketmeye ise bilinçsiz tüketim denir. Bu durumun hem bize hem de doğaya birçok olumsuz sonucu vardır.
Bu sorunların çözümü bilinçli tüketim ve sürdürülebilir yaşamdan geçer. Bunun için;
Unutmayalım, doğal kaynaklar hepimizin ortak mirasıdır. Onları korumak hepimizin görevidir.