Anlaşmalı boşanma davaları, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sonucu eşlerin boşanma konusunda fikir birliğine varmaları ve bu durumu mahkemeye sunmaları ile başlayan bir süreçtir. Ancak, bu süreç devam ederken eşlerden birinin vefatı, davanın seyrini önemli ölçüde etkiler.
Türk Medeni Kanunu ve ilgili mevzuat uyarınca, bir davanın taraflarından birinin ölümü halinde, o dava genellikle düşer. Bunun temel nedeni, ölen kişinin taraf ehliyetini kaybetmesidir. Taraf ehliyeti, bir davada taraf olabilme yeteneğini ifade eder ve bir kişinin ölümüyle bu ehliyet sona erer.
Anlaşmalı boşanma davasının düşmesiyle birlikte, evlilik birliği devam eder. Ölen eşin malvarlığı yasal mirasçılarına (eşi ve varsa çocukları) miras yoluyla geçer.
Dava düşse bile, o zamana kadar yapılan yargılama giderleri ve masrafları ödenmelidir. Bu masraflar genellikle ölen eşin terekesinden karşılanır.
Eğer eşler arasında mal ayrılığı rejimi yoksa ve ölüm gerçekleştiğinde evlilik devam ediyorsa, sağ kalan eş yasal mirasçı olarak mirasın bir bölümünü alır. Miras paylaşımı, ölen eşin diğer mirasçıları (çocukları, anne-babası vb.) ile birlikte belirlenir.
Anlaşmalı boşanma davası sürecinde eşlerden birinin ölümü, hukuki sonuçları önemli ölçüde değiştiren bir durumdur. Bu nedenle, böyle bir durumla karşılaşıldığında mutlaka bir avukattan hukuki destek almak önemlidir.