Edebiyat tarihinin en eski ve en etkileyici anıtlarından biri olan Gılgamış Destanı, insanlığın yazılı belleğinde bugüne ulaşan ilk büyük destandır. Sümerlerin Uruk kentinin efsanevi kralı Gılgamış'ın serüvenlerini anlatan bu epik şiir, yaklaşık 4.000 yıl önce çivi yazısıyla kil tabletlere kaydedilmiştir. Mezopotamya'nın kadim topraklarında doğan bu eser, sadece bir kahramanlık öyküsü değil, aynı zamanda ölümsüzlük arayışı, dostluk, keder ve insanın doğayla mücadelesi gibi evrensel temaları işleyen zamansız bir başyapıttır.
Destanın modern dünyaya tanıtılması, 19. yüzyılda Asur başkenti Ninova'daki kütüphane kalıntılarında bulunan çivi yazılı tabletlere dayanır. İngiliz arkeolog Austen Henry Layard ve asistanı Hormuzd Rassam tarafından ortaya çıkarılan bu tabletler, daha sonra George Smith tarafından deşifre edilmiş ve büyük yankı uyandırmıştır. Günümüzde destan, farklı dönemlerde yazılmış ve farklı varyantları olan 12 tablet üzerinden bilinmektedir.
Gılgamış Destanı, sadece edebi değeriyle değil, aynı zamanda tarihsel ve kültürel bir köprü olmasıyla da öne çıkar. Destan, insanlığın yazılı kültür evriminin ilk ve en parlak örneklerinden biridir. İşlediği temaların evrenselliği, onu antik dünyanın sınırlarının ötesine taşımış, günümüz okuruna bile hitap edebilen bir eser haline getirmiştir. Ayrıca, destanda geçen bazı motifler ve hikâyeler (tufan, ölümsüzlük otu arayışı vb.), sonraki dönemlerde ortaya çıkan diğer dini ve mitolojik metinler üzerinde de etkili olmuştur.
Bu kadim destan, sadece akademik çevrelerle sınırlı kalmamış, edebiyattan sinemaya, çizgi romanlardan video oyunlarına kadar pek çok modern sanat dalına ilham kaynağı olmuştur. Gılgamış'ın hikâyesi, insan olmanın anlamına dair sorular sormaya devam etmekte ve her yeni nesille birlikte yeniden yorumlanmaktadır.
Gılgamış Destanı, insanlığın ortak kültürel mirasının temel taşlarından biridir. Onu okumak, sadece antik Mezopotamya'ya değil, aynı zamnda insan ruhunun derinliklerine yapılan bir yolculuktur. Ölüm, dostluk, hırs ve bilgelik gibi temaları işleyiş biçimi, onu dünyanın bilinen ilk destanı olmanın ötesine taşır ve onu zamansız bir klasik yapar. 🕰️