Günlük hayatımızda sıkça kullandığımız deyimler, dilimizin zenginliğini ve kültürel derinliğini yansıtır. Bu deyimlerden biri de "eşref saati"dir. Peki, eşref saati ne anlama gelir ve bu deyimin kökeni nereye dayanır?
Eşref saati, bir işin yapılması için en uygun, en elverişli zaman dilimi anlamına gelir. Bir işin rast gitmesi, olumlu sonuçlanması beklenen anlar için kullanılır. Halk arasında, o anlarda yapılan duaların kabul olacağına, başlanan işlerin hayırla sonuçlanacağına inanılır.
Eşref saati deyiminin kökeni, astrolojiye ve eski inanışlara dayanmaktadır. Osmanlı döneminde, gökbilimciler ve astrologlar, gezegenlerin hareketlerini inceleyerek her gün için uğurlu ve uğursuz saatler belirlerlerdi. Bu uğurlu saatlere eşref saati denirdi. İnsanlar önemli işlerini, görüşmelerini veya dualarını bu saatlere denk getirmeye çalışırlardı.
Bir rivayete göre, padişahlar sefere çıkacakları zaman, müneccimler tarafından eşref saati belirlenir ve ordunun hareketi bu saate göre planlanırdı. Yine aynı şekilde, yeni bir binanın temeli atılırken veya önemli bir anlaşma yapılırken eşref saati gözetilirdi.
Günümüzde eşref saati hesaplaması, daha çok astrolojik bilgilere dayanır ve karmaşık hesaplamalar gerektirebilir. Ancak halk arasında, günün belirli saatlerinin daha uğurlu olduğuna dair genel bir inanış vardır. Örneğin, sabahın erken saatleri veya Cuma namazı sonrası gibi zaman dilimleri, birçok kişi tarafından eşref saati olarak kabul edilir.
Eşref saati deyimi, dilimizde hala yaygın olarak kullanılmaktadır ve insanların umutlarını, beklentilerini ve inançlarını yansıtan önemli bir kültürel öğedir.