Faruk Nafiz Çamlıbel (1898-1973), Türk edebiyatının önemli şair ve oyun yazarlarındandır. "Han Duvarları" şiiriyle özdeşleşen şair, Milli Edebiyat akımının ve "Beş Hececiler" grubunun en güçlü temsilcilerinden biri kabul edilir. Şiirlerinde hece ölçüsünü ustalıkla kullanmış, Anadolu'yu ve Anadolu insanını lirik bir dille eserlerine taşımıştır.
"Han Duvarları", Faruk Nafiz Çamlıbel'in en meşhur şiiridir. İlk kez 1924 yılında yayımlanmıştır. Şair, bu uzun şiirde bir tren yolculuğu sırasında gözlemlediklerini ve bu gözlemlerden yola çıkarak düşündüklerini epik-lirik bir üslupla anlatır.
Şiir, şairin Kayseri'ye yaptığı bir tren yolculuğunu anlatır. Trenden inip bir handa konakladığında, hanın duvarlarına yazılmış bir dizi yazı dikkatini çeker. Bu yazılar, ondan önce orada konaklamış ve çoğu ölmüş insanların, özellikle de askerlerin son notlarıdır.
"Han Duvarları", Türk edebiyatında "Memleket Edebiyatı" veya "Anadolu'yu Anlatan Edebiyat" döneminin kilometre taşlarından biridir. Faruk Nafiz, bu şiirle İstanbul dışındaki hayatı, Anadolu'nun çetin koşullarını ve sıradan insanların kaderini edebiyatın merkezine taşımıştır. Şiir, aynı zamanda bireysel duyarlılıkla toplumsal gerçekliği başarıyla harmanlar.
"Garibim namıma Kerem diyorlar
Aslı'mı el almış, harem diyorlar
Hastayım, derdime verem diyorlar
Marifet iltifata tabi imiş."
Bu dizeler, şiirin duvar yazılarından biridir ve Anadolu insanının çaresizliğini, kaderine razı oluşunu ve toplumdaki yerini özetler.
Faruk Nafiz Çamlıbel, "Han Duvarları" ile sadece bir yol hikayesi anlatmaz; adeta bir dönemin ruhunu, savaşların ardından kalan yıkımı ve insanlığın ortak acılarını ölümsüzleştirir. Şiir, Türk edebiyatı derslerinde ve antolojilerinde her daim yer alan bir klasiktir.