I. Dünya Savaşı, insanlık tarihinin en yıkıcı çatışmalarından biri olarak 1914-1918 yılları arasında yaşandı. Milyonlarca insanın hayatını kaybettiği bu savaş, modern dünyanın siyasi haritasını kökten değiştirdi. Savaşın çıkışı, tek bir nedene bağlanamayacak kadar karmaşık bir yapıya sahiptir. Bu yazıda, savaşın genel (uzun vadeli) ve özel (kısa vadeli) nedenlerini detaylıca inceleyeceğiz.
Bu faktörler, Avrupa'da on yıllardır biriken gerilimlerin sonucuydu ve savaş için zemin hazırladı.
19. yüzyıl, milliyetçilik ideolojisinin Avrupa'ya yayıldığı bir dönemdi. Çok uluslu imparatorluklar (Osmanlı, Avusturya-Macaristan, Rusya) içindeki etnik gruplar bağımsızlık için hareketleniyordu. Özellikle Balkanlar, "Avrupa'nın barut fıçısı" olarak anılıyordu.
Avrupa ülkeleri, güvenliklerini sağlamak için bir dizi karmaşık ittifak antlaşması imzaladı. Bu sistem, yerel bir çatışmanın hızla tüm kıtaya yayılmasına olanak tanıdı.
Bu kutuplaşma, bir "güç dengesi" yerine "silahlanma yarışına" dönüştü.
Özellikle Almanya ve İngiltere arasında yaşanan donanma yarışı (Dreadnought yarışı) gerilimi tırmandırdı. Orduların büyüklüğü ve hazırlık seviyesi (seferberlik planları) savaşı kaçınılmaz hale getiren bir dinamik yarattı. "Savaş kaçınılmazdır" düşüncesi (militarizm) yaygındı.
Sanayi devrimi sonrası ham madde ve pazar arayan büyük güçler, Afrika ve Asya'da sömürge için yarıştı. "Güneşte yer kapma" mücadelesi özellikle Almanya'nın geç kaldığını düşünmesiyle İngiltere ve Fransa ile çıkar çatışmalarına yol açtı.
Bu faktörler, bir kıvılcım görevi görerek zaten gerilmiş olan ortamda savaşı fiilen başlattı.
Avusturya-Macaristan Veliahtı Arşidük Franz Ferdinand ve eşi, Sırp milliyetçisi bir genç olan Gavrilo Princip tarafından Saraybosna'da öldürüldü. Bu olay, krizi başlatan doğrudan tetikleyici oldu.
Suikast sonrası Avusturya-Macaristan, Sırbistan'a ağır bir ültimatom verdi (23 Temmuz). Sırbistan'ın çoğunu kabul etmesine rağmen, Avusturya-Macaristan bunu yetersiz bularak Sırbistan'a savaş ilan etti (28 Temmuz).
Bu noktada, ittifaklar mekanizması devreye girdi ve çatışma hızla yayıldı:
I. Dünya Savaşı'nın çıkışını, uzun vadeli yapısal nedenler (milliyetçilik, ittifaklar, silahlanma, sömürgecilik) ile kısa vadeli tetikleyici olayların (Saraybosna Suikastı ve Temmuz Krizi) birleşimi olarak görmek gerekir. Genel nedenler savaş için gerekli ortamı hazırlarken, özel nedenler bu potansiyeli kinetiğe dönüştürdü. İttifaklar sisteminin katılığı ve seferberlik planlarının geri dönülemezliği, diplomatik çözüm şansını büyük ölçüde ortadan kaldırdı. Bu savaş, uluslararası ilişkilerde güç dengesinin nasıl büyük bir trajediye yol açabileceğinin en acı örneklerinden biridir.
📚 Özetle: Saraybosna'da atılan bir kurşun, onlarca yıldır biriken siyasi, ekonomik ve askeri gerilimleri ateşleyerek dünyayı dört yıl sürecek bir cehenneme sürükledi. I. Dünya Savaşı, modern çağın ilk topyekûn savaşı olarak tarihteki yerini aldı.