İş kazası, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 13. maddesinde tanımlanmıştır. Bu tanıma göre iş kazası:
Meslek hastalığı, sigortalının çalıştığı veya yaptığı işin niteliği nedeniyle tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleridir.
İş kazası veya meslek hastalığı sonucu zarar gören işçinin veya vefatı halinde hak sahiplerinin talep edebileceği maddi ve manevi kayıpların karşılığıdır.
İş kazası ve meslek hastalığı tazminat davalarında zamanaşımı süresi, Borçlar Kanunu'na göre belirlenir. Genel olarak, iş kazasının veya meslek hastalığının öğrenildiği tarihten itibaren 10 yıl içinde dava açılması gerekmektedir. Ancak, ceza davası açılmışsa, ceza davasındaki zamanaşımı süresi uygulanır.
Manevi tazminat, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu duyulan acı, elem ve ızdırabın karşılığı olarak hükmedilen tazminattır. Manevi tazminatın miktarı, olayın özelliklerine, tarafların kusur durumuna ve sosyal ekonomik durumlarına göre belirlenir.
Tazminat miktarı, çeşitli faktörlere bağlı olarak değişir. Bu faktörler şunlardır:
Tazminat hesaplaması genellikle aktüerya uzmanları tarafından yapılır.
SGK, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu oluşan zararları kısmen karşılar. SGK'nın sağladığı yardımlar şunlardır:
Ancak, SGK tarafından karşılanmayan zararlar için işverene veya diğer sorumlulara tazminat davası açılabilir.
İş kazası ve meslek hastalığı tazminat davaları, iş mahkemelerinde açılır. İş mahkemesi bulunmayan yerlerde ise asliye hukuk mahkemeleri görevlidir. Yetkili mahkeme, davalının yerleşim yeri mahkemesi veya iş kazasının/meslek hastalığının meydana geldiği yer mahkemesidir.
İş kazası ve meslek hastalığı tazminat davalarında dava açmadan önce arabulucuya başvurmak zorunludur. Arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamazsa, dava açılabilir.
Yargıtay, iş kazası ve meslek hastalığı davalarında işverenin kusurunu belirlemede titiz davranmakta ve iş güvenliği önlemlerinin alınmaması halinde işvereni ağır kusurlu bulmaktadır. Ayrıca, manevi tazminat miktarlarının belirlenmesinde de güncel ekonomik koşulları ve tarafların sosyal durumlarını dikkate almaktadır.