Bugün dünyanın dört bir yanında kahvaltıların, kafelerin ve pastanelerin vazgeçilmezi olan kruvasan, kimilerine göre Fransız mutfağının simgesi, kimilerine göre ise Avusturya kökenli bir lezzettir. Peki, bu çıtır çıtır, tereyağlı katmerli hamur işi gerçekten hangi ülkeye aittir? Gelin, bu lezzetli sorunun tarihini birlikte keşfedelim.
Kruvasanın kökeni, Fransa'ya değil, Avusturya'nın başkenti Viyana'ya dayanır. Hikaye, 1683 yılında Osmanlı İmparatorluğu'nun Viyana'yı kuşatması sırasında geçer. Rivayete göre, şafak vakti çalışmaya başlayan fırıncılar, Osmanlı ordusunun şehri kazdığı tünelleri fark eder ve yetkililere haber vererek şehrin kurtarılmasında rol oynarlar. Bu zaferin anısına, fırıncılar Osmanlı bayrağındaki hilal şeklinde bir ekmek yaparlar. Bu hamur işi, Almanca'da "hilal" anlamına gelen "Kipferl" olarak adlandırılır ve kruvasanın atası kabul edilir.
Kruvasanın bugünkü ününe kavuşması ise bir Fransız hikayesidir. 19. yüzyıl başlarında, Avusturyalı bir fırıncı olan August Zang, Viyana usulü fırıncılığı Paris'e taşır. 1839'da Paris'te açtığı "Boulangerie Viennoise" (Viyana Usulü Fırın) ile "Kipferl"i Fransızlarla tanıştırır. Ancak Fransızlar bu hamur işine kendi mutfak sihirlerini katarlar:
Dolayısıyla, kruvasanın kökeni teknik olarak Avusturya (Viyana)'dır, ancak onu dünyaya tanıtan, mükemmelleştiren ve bugünkü ikonik haline getiren Fransız mutfağı olmuştur. Kruvasan, iki kültürün mutfak zekasının birleşiminden doğan bir kültürel miras ürünüdür.
Sonuç olarak, kruvasanı Fransız kahvaltı kültürünün bir parçası olarak seviyorsak, bunu Viyanalı fırıncıların kahramanlığına ve Fransız ustaların hamur işindeki dehasına borçluyuz. 🥐❤️