Sadık Yalsızuçanlar'ın kaleminden çıkan Miskinler Tekkesi, okuyucuyu derin bir tarihsel ve kültürel yolculuğa çıkarır. Roman, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerini ve Cumhuriyet'in ilk yıllarını kapsayan bir zaman diliminde geçer. Bu dönem, imparatorluğun çöküşü, savaşlar, işgaller ve yeni bir ulus devletin doğuşu gibi büyük değişimlere sahne olmuştur. Roman, bu çalkantılı dönemin toplumsal, siyasi ve manevi atmosferini ustalıkla yansıtır.
Miskinler Tekkesi, ağırlıklı olarak İstanbul'da geçer. İstanbul, o dönemde imparatorluğun başkenti ve kültürel merkezi olma özelliğini korumaktadır. Roman, şehrin farklı semtlerindeki yaşamı, insan ilişkilerini ve toplumsal hiyerarşiyi detaylı bir şekilde ele alır. Tekkeler, medreseler, konaklar ve yoksul mahalleler, romanın önemli mekanlarıdır. Bu mekanlar, farklı toplumsal kesimlerden insanların yaşamlarına ve dünya görüşlerine ayna tutar.
Miskinler Tekkesi, sadece bir dönemi anlatmakla kalmaz, aynı zamanda o dönemin önemli olaylarını ve temalarını da işler. Roman, Balkan Savaşları, I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı gibi büyük savaşların yarattığı yıkımı ve travmayı derinden hissettirir. Ayrıca, modernleşme çabaları, geleneksel değerlerin sorgulanması, kimlik arayışı ve manevi boşluk gibi temalar da romanın önemli unsurlarıdır.
Sonuç olarak, Miskinler Tekkesi romanı, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerini ve Cumhuriyet'in ilk yıllarını kapsayan, çalkantılı ve değişim dolu bir dönemi anlatır. Roman, bu dönemin toplumsal, siyasi ve manevi atmosferini ustalıkla yansıtırken, okuyucuyu derin bir düşünce yolculuğuna çıkarır.