Montrö Boğazlar Sözleşmesi, sadece bir antlaşma değil, Türkiye'nin egemenlik haklarını perçinleyen, Karadeniz'in güvenliğini teminat altına alan ve uluslararası ilişkilerde denge unsuru olan stratejik bir belgedir. 20 Temmuz 1936'da İsviçre'nin Montrö kentinde imzalanan bu sözleşme, Türkiye'ye Boğazlar üzerinde tam kontrol yetkisi vererek, bölgedeki askeri ve ticari geçişleri düzenleme sorumluluğunu yüklemiştir.
Osmanlı İmparatorluğu'nun zayıflamasıyla birlikte Boğazlar sorunu, uluslararası arenada önemli bir tartışma konusu haline gelmişti. Lozan Barış Antlaşması ile Boğazlar, uluslararası bir komisyonun denetimine bırakılmış ve Türkiye'nin askeri egemenliği kısıtlanmıştı. Ancak, 1930'lu yıllarda Avrupa'da yükselen gerilim ve savaş tehdidi, Türkiye'yi Boğazlar üzerindeki kontrolünü yeniden sağlama arayışına itti. İşte bu arayışın sonucu olarak Montrö Boğazlar Sözleşmesi doğmuştur.
Montrö Boğazlar Sözleşmesi, Türkiye'nin Karadeniz'deki stratejik konumunu güçlendiren ve bölgedeki istikrarın korunmasına katkı sağlayan önemli bir araçtır. Sözleşme sayesinde Türkiye, Boğazlar'daki geçişleri kontrol ederek, Karadeniz'deki askeri dengeyi etkileyebilir ve bölgedeki çatışma riskini azaltabilir. Ayrıca, sözleşme Türkiye'ye uluslararası alanda saygınlık kazandırmış ve bölgesel bir güç olarak konumunu pekiştirmiştir.
Sonuç olarak, Montrö Boğazlar Sözleşmesi, Türkiye için sadece bir antlaşma değil, aynı zamanda bir güvenlik ve egemenlik meselesidir. Türkiye, bu sözleşme sayesinde Boğazlar üzerindeki kontrolünü koruyarak, bölgesel ve uluslararası arenada önemli bir rol oynamaya devam edecektir.