Nazar inancı, kültürümüzde köklü bir yere sahiptir. Kötü gözün olumsuz etkilerinden korunmak için pek çok dua ve sure okunur. Bunların en meşhurlarından biri de Kalem Suresi'nin 51. ve 52. ayetleridir. Bu yazıda, "Nazar Duası" olarak bilinen bu ayetlerin okunuşu, anlamı ve nasıl okunduğu hakkında bilgiler bulacaksınız.
Kur'an-ı Kerim'in 68. suresi olan Kalem Suresi, Mekke'de inmiştir. Adını ilk ayetinde geçen "kalem" kelimesinden alır. Sure, genel olarak Hz. Peygamber'in hak peygamber olduğunu, vahyin gerçekliğini ve inkarcıların durumunu konu edinir.
Nazardan korunmak için okunan bölüm, surenin son iki ayetidir. Rivayetlere göre, Hz. Peygamber (s.a.v.) nazar değen kimselerin şifa bulması için bu ayetleri okumuş veya okunmasını tavsiye etmiştir.
"Ve in yekâdullezîne keferû le yuzlikûneke bi ebsârihim lemmâ semiûz zikra ve yekûlûne innehu le mecnûn(mecnûnun). Ve mâ huve illâ zikrun lil âlemîn(âlemîne)."
"Şu bir gerçek ki, o küfredenler Zikr'i (Kur'an'ı) işittikleri zaman, neredeyse seni gözleriyle devireceklerdi. 'O, kesinlikle bir delidir!' diyorlar. Oysaki o (Kur'an), âlemler için bir öğütten başka bir şey değildir."
Bu ayetlerin nazara karşı okunmasıyla ilgili yaygın uygulamalar şöyledir:
Kalem Suresi'nin son iki ayeti, müminler için hem bir zikir hem de manevi bir sığınak olagelmiştir. Nazara karşı bu ayetleri okumak, köklü bir dini gelenektir. Ancak unutulmamalıdır ki, tüm dualarda olduğu gibi burada da aslolan, samimi bir kalp ve Allah'a tam bir teslimiyetle yönelmektir.