Esnemek, hepimizin gün içinde defalarca yaptığı, bulaşıcı ve genellikle kontrol edemediğimiz bir davranıştır. Sabah uyanırken, yorulduğumuzda, sıkıldığımızda ya da bir başkasını esnerken gördüğümüzde istemsizce ağzımızı açar, derin bir nefes alırız. Peki bu kadar yaygın olan bu davranışın ardındaki bilimsel gerçekler neler? Gelin, esnemenin şaşırtıcı dünyasına birlikte göz atalım.
Esneme üzerine yapılan araştırmalar henüz kesin ve tek bir neden ortaya koyamamış olsa da, bilim dünyasının öne sürdüğü birkaç önemli teori bulunuyor. Her biri, bu gizemli refleksi farklı bir açıdan ele alıyor.
En popüler ve destek gören teorilerden biridir. Bu teoriye göre esneme, beynimizin sıcaklığını düzenlemeye yarar. Derin nefes alıp verme ve ağzın açılması, kafatasına giden kan akışını artırarak veya soğuk havayı içeri çekerek beyni serinletir. Bu nedenle sıcak ortamlarda veya beynin aşırı çalıştığı durumlarda daha sık esnediğimiz düşünülür.
Esneme, uykulu veya sıkılmış bir durumdan daha uyanık ve tetikte bir duruma geçiş sinyali olabilir. Örneğin, önemli bir toplantı öncesi veya tehlikeli bir durumda esnemek, vücudu ve beyni harekete hazırlamak için bir tür "reset" mekanizması işlevi görebilir. Derin nefes, kalp atışını hızlandırır ve kan akışını artırarak dikkati toplamaya yardımcı olur.
Uzun süre en yaygın kabul gören teori, kandaki oksijen seviyesi düştüğünde veya karbondioksit arttığında esnediğimiz yönündeydi. Ancak yapılan deneyler, nefes alıp verme oranımızı değiştirmenin esneme sıklığını etkilemediğini göstererek bu teoriyi büyük ölçüde çürütmüştür.
Belki de esnemenin en ilginç yanı, sosyal ve bulaşıcı bir davranış olmasıdır. Birini, bir hayvanı heya sadece esnemeyi düşünmek bile bizi esnetebilir.
Hayır! Esneme, birçok omurgalı hayvanda, özellikle memelilerde ve bazı kuşlarda gözlemlenir. Kediler, köpekler, şempanzeler ve hatta anne karnındaki fetüsler bile esner. Bu da esnemenin evrimsel açıdan çok eski ve temel bir refleks olduğunu gösterir.
Esneme, göründüğü kadar basit bir davranış değil. Beyin fizyolojisi, sosyal davranış ve evrimsel biyoloji gibi alanların kesişiminde yer alan karmaşık bir olgudur. Belki de tek bir amacı yoktur; uyanıklığı düzenlemek, beyni soğutmak ve sosyal grup içinde uyum sağlamak gibi birçok işlevi aynı anda yerine getiriyor olabilir. Bir dahaki sefere esnediğinizde, vücudunuzun bu küçük ama etkileyici gizemine bir an için şahitlik ettiğinizi hatırlayın.