Osmanlı İmparatorluğu, 16. yüzyılın sonlarından itibaren klasik "Duraklama Dönemi"ne girdi. Bu dönemi hazırlayan pek çok iç ve dış neden vardır. Bu yazıda, özellikle Batı dünyasında yaşanan iki büyük dönüşümün – Coğrafi Keşifler ve Rönesans – Osmanlı'yı nasıl etkilediğini ve duraklamadaki rollerini inceleyeceğiz.
15. ve 16. yüzyıllarda Portekiz ve İspanyol gemicilerinin yeni ticaret yolları ve kıtalar bulması, dünya ticaretinin merkezini ve dengelerini kökten değiştirdi. Osmanlı İmparatorluğu, bu değişimden olumsuz etkilendi.
Osmanlı Devleti, tarihi İpek ve Baharat Yolları'nın kontrolü sayesinde büyük bir gelir ve güç elde etmişti. Coğrafi Keşiflerle birlikte:
Keşifler, Avrupa devletlerini muazzam bir sermaye birikimiyle güçlendirdi:
Rönesans (Yeniden Doğuş), sadece bir sanat hareketi değil, aynı zamanda aklı, bilimi ve eleştirel düşünceyi ön plana çıkaran köklü bir kültürel dönüşümdü. Arkasından gelen Reform ise dini ve siyasi yapıyı değiştirdi.
Osmanlı, klasik dönemde askeri teknolojide (top, tüfek) öndeydi. Ancak:
Avrupa devletleri, Rönesans'ın getirdiği merkezi yapılanma ve Reform sonrası oluşan ulusal kimlikle daha güçlü ordular kurdular. Osmanlı'nın Tımarlı Sipahi ve Yeniçeri sistemi, bu yeni, disiplinli, sürekli ve teknolojik Avrupa orduları karşısında eski avantajını kaybetti.
Coğrafi Keşifler ve Rönesans, Osmanlı Duraklamasını tetikleyen dış ve yapısal nedenlerdir. Bu iki olgu:
Osmanlı yönetimi, bu küresel değişimlerin boyutunu ve kalıcılığını tam olarak kavrayamadı veya iç meselelerle uğraşırken gerekli köklü reformları yapmakta yavaş kaldı. Bu nedenle, dış dünyadaki bu devrim niteliğindeki gelişmeler, imparatorluğun uzun vadeli gerileme sürecinin önemli dış tetikleyicileri olarak tarihteki yerini almıştır.