Patlamalar, genellikle çok kısa bir sürede büyük miktarda enerjinin açığa çıkmasıyla oluşan şiddetli olaylardır. Bu enerji, genellikle ısı, ışık, ses ve bir şok dalgası şeklinde etrafa yayılır. İç patlama ise, adından da anlaşılacağı gibi, kapalı bir hacmin içerisinde meydana gelen patlamalardır.
İç patlamalar, genellikle kapalı bir alanda (bir oda, tank, boru hattı vb.) yanıcı bir gaz, buhar veya tozun havayla belirli bir oranda karışımı sonucu oluşur. Bu karışım bir tutuşturucu kaynakla (kıvılcım, alev, yüksek sıcaklık) temas ettiğinde çok hızlı bir yanma reaksiyonu gerçekleşir. Bu hızlı yanmaya deflagrasyon veya daha şiddetli haliyle detonasyon denir.
Reaksiyon sonucunda aniden ortaya çıkan yüksek sıcaklıktaki gazlar, bulundukları kapalı hacmi çok hızlı bir şekilde genişlemeye zorlar. Bu genişleme, kabın dayanabileceği basıncın çok üzerine çıktığında, kap patlayarak parçalanır.
Bir iç patlamanın gerçekleşmesi için genellikle aşağıdaki üç unsurun bir arada olması gerekir. Buna "Ateş Üçgeni" denir:
Kapalı bir kapta gaz miktarı ve sıcaklık sabitken, hacim azaldıkça basınç artar. Bir patlamada ise durum farklıdır. Hacim sabitken (kapalı kap), sıcaklık aniden arttığı için basınç da ani ve aşırı bir şekilde yükselir. Bu basınç, kabın dayanıklılık sınırını aştığında patlama meydana gelir.
İdeal Gaz Denklemi ile bu ilişki şöyle ifade edilebilir:
\( PV = nRT \)
Burada;
Denklemde görüleceği üzere, kapalı bir hacimde (V sabit) sıcaklık (T) aniden yükseldiğinde, basıncın (P) da aynı oranda yükselmesi gerekir.
🎯 Özetle: İç patlama, kapalı bir hacimde aniden açığa çıkan enerjinin yarattığı aşırı basıncın, kabı parçalaması olayıdır. Yanıcı madde, oksijen ve tutuşturucu kaynağın bir araya gelmesiyle oluşur ve önlenebilir bir risktir.