Vücudumuzdaki her hücrede, her dokuda ve her fizyolojik süreçte kritik bir rol oynayan proteinler, yaşamın temel yapı taşlarından biridir. "Proteios" (Yunanca'da "birinci sırada olan") kelimesinden türeyen bu moleküller, adlarına yakışır şekilde, canlılığın devamı için vazgeçilmezdir. Bu yazıda, proteinlerin ne olduğunu, yapısını, çeşitlerini ve vücudumuzdaki hayati işlevlerini keşfedeceğiz.
Proteinler, amino asit adı verilen daha küçük birimlerin birbirine bağlanmasıyla oluşan büyük, karmaşık moleküllerdir. Doğada 20 farklı temel amino asit vardır. Bu amino asitlerin:
her proteine özgü, benzersiz bir yapı ve işlev kazandırır. Amino asitler peptit bağları ile birleşir. İki amino asit birleşince dipeptit, çok sayıda amino asit birleşince de polipeptit zinciri oluşur. Proteinler genellikle bir veya daha fazla polipeptit zincirinden meydana gelir.
Amino asitlerin belirli bir sırayla dizilişidir. DNA'daki genetik kod bu sırayı belirler. En temel yapıdır.
Polypeptit zincirinin kıvrılarak oluşturduğu kararlı şekillerdir. En yaygın olanları:
Proteinin üç boyutlu, globüler (yumak) veya fibröz (lifli) halidir. Proteinin işlev görebilmesi için bu katlanma çok önemlidir.
Birden fazla polipeptit alt biriminin (protoner) bir araya gelerek oluşturduğu kompleks yapı. Hemoglobindeki dört alt birim buna örnektir. Tüm proteinlerde bu yapı bulunmaz.
Proteinler sadece kas yapmaz; vücutta sayısız hayati rol üstlenir:
Vücudumuz tüm amino asitleri sentezleyemez. Esansiyel (temel) amino asitler dediğimiz 9 çeşidi mutlaka besinlerle almalıyız.
Proteinlerin üç boyutlu yapısı; yüksek ısı, asit/baz, ağır metal veya fiziksel etkilerle bozulabilir. Buna denatürasyon denir. Yumurtanın pişince katılaşması, bu sürecin gözle görülür bir örneğidir. Denatüre protein genellikle işlevini kaybeder.
Proteinler, sadece sporcuların değil, her canlının yaşamı için elzem olan, inanılmaz çeşitlilikte işlevlere sahip nano-makinelerdir. DNA'mızdaki şifreden üretilirler ve hücrelerimizin çalışmasından tutun da vücudumuzun şeklini almasına kadar her şeyden sorumludurlar. Onları anlamak, yaşamı anlamanın da anahtarıdır.