Şiir, dilin müzikalitesi ve ritmiyle oluşan bir sanat formudur. Ölçü (vezin) ise bu ritmin matematiksel düzenidir. Şiirdeki hece sayılarının eşitliği veya belirli bir kalıba uygunluk göstermesi, şiire ahenk ve uyum kazandırır. Türk edebiyatında başlıca üç ölçü türü kullanılmıştır: Hece ölçüsü, Aruz ölçüsü ve Serbest ölçü.
Hece ölçüsü, Türk edebiyatının en eski ve en milli ölçüsüdür. Şiirdeki her dizenin eşit sayıda heceden oluşması esasına dayanır.
"Ben giderim adım kalır (7 hece)
Dostlar beni hatırlasın (7 hece)
Düğün olur bayram gelir (7 hece)
Dostlar beni hatırlasın" (7 hece)
— Aşık Veysel (7'li hece ölçüsü)
Aruz ölçüsü, hecelerin uzunluk-kısalık (açıklık-kapalılık) esasına dayanan ve Arap edebiyatından Türk edebiyatına geçen bir ölçüdür.
"Hâb-ı gafletten uyan ey gözlerim
Gör ne hal etmiş o canan ellerim"
— Fuzuli (Mefâîlün / Mefâîlün / Feûlün kalıbı)
Serbest ölçü, modern şiirin temel ölçüsüdür ve herhangi bir ölçü kuralına bağlı kalmadan yazılan şiirlerde kullanılır.
"İçimde damla damla bir korku birikiyor;
Sanıyorum, her köşe başını dönünce,
Yıllardır kanadını kırdığım bir kuş gibi,
Kanaryam!.."
— Orhan Veli Kanık
Şiirde ölçü, şiirin müziğini ve ritmini belirleyen temel unsurdur. Hece ölçüsü milli kimliğimizi, aruz ölçüsü klasik geleneğimizi, serbest ölçü ise modern ifade biçimimizi yansıtır. Her ölçünün kendine özgü bir güzelliği ve işlevi bulunmaktadır.