Hipotez, bir araştırma sorusuna yönelik olarak sunulan, henüz kanıtlanmamış ancak test edilebilir bir önermedir. Bilimsel araştırmanın temel taşlarından biridir ve araştırmanın yönünü belirler. İyi bir hipotez, açık, net ve ölçülebilir olmalıdır.
Hipotez kurmanın ilk adımı, cevap aradığınız bir araştırma sorusu belirlemektir. Bu soru, merakınızı gidermeli ve üzerine araştırma yapmaya değer olmalıdır.
Araştırma sorunuzla ilgili daha önce yapılmış çalışmaları inceleyerek, konu hakkında bilgi sahibi olun. Bu, hipotezinizi oluştururken size yol gösterecektir.
Hipotezinizde yer alacak bağımlı ve bağımsız değişkenleri net bir şekilde tanımlayın. Bağımsız değişken, araştırmacının manipüle ettiği değişkendir; bağımlı değişken ise bağımsız değişkenden etkilenen değişkendir.
Değişkenler arasındaki ilişkiyi açık ve net bir şekilde ifade eden bir hipotez cümlesi oluşturun. Örneğin: "X değişkenindeki artış, Y değişkeninde azalmaya neden olur."
Alternatif hipotez (H1), araştırma sorusuna yönelik beklenen sonucu ifade eder. Null hipotezi (H0) ise, değişkenler arasında bir ilişki olmadığını veya etkinin olmadığını varsayar.
Hipotezinizi test etmek için uygun yöntemlerle veri toplayın. Bu, anketler, deneyler, gözlemler veya mevcut verilerin analizi olabilir.
Topladığınız verileri istatistiksel yöntemlerle analiz edin. Bu analiz, hipotezinizi destekleyip desteklemediğini gösterecektir.
Veri analizi sonuçlarına göre, hipotezinizi kabul veya reddedin. Eğer sonuçlar hipotezinizi destekliyorsa, hipoteziniz doğrulanmış olur. Aksi takdirde, hipotezinizi reddetmeniz gerekir.
Araştırma sürecinizi, bulgularınızı ve hipotezinizin kabul veya reddedilme nedenlerini detaylı bir şekilde raporlayın.
Hipotez testinde, sonuçların istatistiksel olarak anlamlı olup olmadığına bakılır. İstatistiksel anlamlılık, elde edilen sonucun tesadüfi olmadığını ve gerçek bir etkiyi yansıttığını gösterir. Genellikle $p < 0.05$ değeri, istatistiksel anlamlılık için kabul edilen bir eşiktir. Yani, p değeri 0.05'ten küçükse, sonuçlar anlamlı kabul edilir.