Edebiyat, duygu ve düşünceleri ifade etmek için sayısız söz sanatından yararlanır. Bu sanatlar arasında belki de en keskin, en zekice ve en incelikli olanlardan biri tarizdir. Tariz, günlük dilde "iğneleme" olarak adlandırdığımız, söylenenin tam tersini kastederek yapılan ince eleştiri veya alay sanatıdır. Bir nevi, sözü ters yüz ederek anlam katmanları oluşturmaktır.
Tariz, doğrudan söylemenin kaba veya etkisiz olacağı durumlarda, eleştiriyi daha zarif, daha düşündürücü ve çoğu zaman daha etkili kılmak için kullanılır. Amacı karşıdakini incitmek değil, düşündürmek, dikkat çekmek veya durumun absürtlüğünü vurgulamaktır.
Tariz, hem divan edebiyatında hem de halk edebiyatında sıkça kullanılmıştır. Günlük hayatta da farkında olmadan pek çok tariz örneği kullanırız.
"Müft efendi bize kelp demiş.
İltifatı bu sözde zahirdir.
Maliki mezhebim benim zira,
İtikadımca kelp tahirdir."
- Nef'i
Bu beyitte, Nef'i, kendisine "köpek" diyen müftüye çok ince bir tarizle karşılık verir. "Maliki mezhebine göre köpek temizdir" diyerek, aslında müftünün hakaretinin kendi inancına göre bir iltifat olduğunu söyler. Bu, son derece keskin ve zekice bir iğnelemedir.
Tariz, kullanımı hassas bir sanattır. Yanlış anlaşılmalara yol açabilir.
Tariz, dilin en yaratıcı ve stratejik kullanımlarından biridir. İletişime derinlik, espri ve düşündürücü bir boyut katar. Hem edebi metinleri zenginleştiren hem de günlük hayatın iletişiminde kullanılan bu kadim sanat, aslında insan zekâsının ve nüktedanlığının bir yansımasıdır. Ancak unutmamak gerekir ki, her keskin alet gibi tariz de ancak ustalıkla ve özenle kullanıldığında istenen etkiyi yaratır.