Merhaba! Bu dersimizde, öğrenme psikolojisinin temel taşlarından biri olan Thorndike Yasaları'nı ele alacağız. Edward Thorndike'ın bu yasaları, öğrenmenin nasıl gerçekleştiğini anlamamıza büyük katkı sağlamıştır. Hadi, bu önemli yasaları birlikte inceleyelim.
Edward Lee Thorndike (1874-1949), Amerikalı bir psikologdur ve bağlaşımcılık (connectionism) kuramının kurucusu olarak kabul edilir. Öğrenmeyi, "uyarıcı" ile "tepki" arasında kurulan bir bağ olarak açıklamıştır. En ünlü çalışmalarından biri, "puzzle box" (bulmaca kutusu) deneyleridir.
Thorndike, öğrenmeyi açıklamak için bir dizi yasa önermiştir. Bunların en temel olanları Etki Yasası, Hazırbulunuşluk Yasası ve Tekrar Yasası'dır.
Bu yasa, Thorndike'ın en önemli yasasıdır. Özü şudur:
Örnek: Bir öğrenci, düzenli çalıştığı için sınavdan yüksek not alırsa (tatmin edici sonuç), düzenli çalışma davranışını tekrarlar. Tersine, kötü bir not alırsa (rahatsız edici sonuç) bu davranışı bırakabilir.
Bu yasa, öğrenmenin gerçekleşebilmesi için bireyin hem fizyolojik hem de psikolojik olarak hazır olması gerektiğini savunur.
Örnek: Okumayı öğrenmeye hazır olan bir çocuğa okuma fırsatı vermek onu mutlu eder. Henüz hazır olmayan bir çocuğu zorlamak ise onu dersten soğutabilir.
Bu yasa, uyarıcı ve tepki arasındaki bağın, kullanıldıkça (tekrar) güçlendiğini, kullanılmadıkça da zayıfladığını ifade eder. İkiye ayrılır:
Örnek: Yabancı dilde öğrendiğiniz bir kelimeyi sık sık kullanırsanız (tekrar) hafızanızda kalır. Kullanmazsanız zamanla unutursunuz.
Thorndike'ın yasaları, öğrenmeyi mekanik bir süreç olarak görse de eğitim-öğretim süreçlerine çok önemli katkılar sunmuştur:
Bu yasalar, günümüzde hala sınıf yönetimi, davranış değiştirme ve öğretim yöntemleri geliştirmede etkisini sürdürmektedir.