Volvo, İsveçli bir otomotiv markası olarak dünya çapında bilinir. Peki, bu ikonik ismin ardında ne yatıyor? Cevap oldukça basit ve markanın temel felsefesini yansıtıyor: "Yuvarlanıyorum".
Volvo kelimesi, Latince "volvere" fiilinden türetilmiştir. "Volvere", yuvarlanmak, dönmek anlamına gelir. Latince'de "Volvo" ise "Ben yuvarlanıyorum" demektir. Bu isim, ilk olarak 1915 yılında SKF rulman şirketi tarafından bir rulman serisi için tescil edilmiştir.
Volvo'nun otomotiv sektörüne girişi ise 1927 yılında gerçekleşmiştir. SKF'nin bir yan kuruluşu olarak kurulan Volvo, güvenliği ve dayanıklılığı ön planda tutan araçlar üretmeyi hedeflemiştir. İsmin seçimi de bu hedefle örtüşmektedir: Yuvarlanmak, hareket halinde olmak, ilerlemek ve güvenli bir şekilde yolculuk yapmak gibi anlamları çağrıştırmaktadır.
Volvo, sadece bir otomobil markası değil, aynı zamanda bir yaşam felsefesini temsil eder. "Yuvarlanıyorum" ifadesi, sürekli hareket halinde olmayı, gelişmeyi ve değişimi simgeler. Volvo, otomobillerinde bu felsefeyi güvenlik, kalite ve çevreye duyarlılık ilkeleriyle birleştirir.
Volvo, kurulduğu günden bu yana güvenlik konusunda öncü bir marka olmuştur. Birçok güvenlik teknolojisi ilk kez Volvo otomobillerinde kullanılmıştır. Bu da markanın "yuvarlanıyorum" felsefesinin bir parçasıdır: Yolcuların güvenli bir şekilde yuvarlanmasını sağlamak.
Volvo, çevreye duyarlılık konusunda da önemli adımlar atmaktadır. Elektrikli ve hibrit araçlar geliştirerek karbon ayak izini azaltmayı hedeflemektedir. Bu da "yuvarlanıyorum" felsefesinin bir başka yönüdür: Geleceğe doğru sürdürülebilir bir şekilde yuvarlanmak.
Volvo'nun "yuvarlanıyorum" anlamı, markanın geçmişinden günümüze taşıdığı değerleri ve hedefleri yansıtmaktadır. Güvenlik, kalite ve sürdürülebilirlik ilkeleriyle Volvo, sadece bir otomobil değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı sunmaktadır.