7. sınıf ingilizce 9. ünite Environment (Çevre) Test 2

Soru 02 / 10

🎓 7. sınıf ingilizce 9. ünite Environment (Çevre) Test 2 - Ders Notu

Bu ders notu, 7. sınıf İngilizce 9. ünite "Environment" (Çevre) konusundaki bilginizi pekiştirmek ve testlerde karşılaşabileceğiniz temel kavramları hatırlatmak için hazırlandı. Özellikle çevre sorunları, bu sorunlara yönelik çözümler, tavsiye ve zorunluluk bildiren yapılar ile sebep-sonuç ilişkilerini ifade etmeye odaklanacağız. 🌍

📌 Çevre Sorunları ve Temel Kelimeler (Environmental Problems & Key Vocabulary)

Bu bölümde, dünyamızı etkileyen başlıca çevre sorunlarını ve bu sorunları ifade etmek için kullanılan İngilizce kelimeleri öğreneceğiz. Bu kelimeleri bilmek, metinleri anlamanız ve doğru cevapları seçmeniz için çok önemlidir.

  • Pollution (Kirlilik): Hava, su veya toprağın zararlı maddelerle dolması.
  • Global Warming (Küresel Isınma): Dünya atmosferinin ortalama sıcaklığının artması.
  • Deforestation (Ormansızlaşma): Ağaçların kesilmesiyle ormanlık alanların yok olması.
  • Endangered Species (Nesli Tükenmekte Olan Türler): Sayısı çok azalan ve yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan hayvan veya bitki türleri.
  • Waste / Litter (Çöp): İnsanlar tarafından atılan ve çevreye zarar veren maddeler.
  • Climate Change (İklim Değişikliği): Uzun vadeli hava durumu modellerindeki değişimler.
  • Recycling (Geri Dönüşüm): Atık maddelerin yeniden işlenerek kullanılabilir hale getirilmesi.
  • Energy (Enerji): Elektrik, ısı veya hareket üretmek için kullanılan güç.

💡 İpucu: Bu kelimeleri cümle içinde kullanarak anlamlarını daha iyi pekiştirebilirsiniz. Örneğin, "Air pollution is a big problem in big cities." (Hava kirliliği büyük şehirlerde büyük bir sorundur.)

📌 Çevreye Yönelik Çözümler ve Sorumluluklar (Solutions & Responsibilities for the Environment)

Çevre sorunlarını öğrendikten sonra, bu sorunlara karşı neler yapabileceğimizi ve hangi sorumluluklara sahip olduğumuzu ifade eden kelime ve eylemlere bakalım. 🌱

  • Recycle (Geri Dönüştürmek): Kağıt, plastik, cam gibi atıkları geri dönüşüm kutularına atmak.
  • Save Energy (Enerji Tasarrufu Yapmak): Işıkları kapatmak, elektronik aletleri fişten çekmek.
  • Plant Trees (Ağaç Dikmek): Ormansızlaşmayı engellemek ve havayı temizlemek için ağaç dikmek.
  • Reduce, Reuse, Recycle (Azalt, Yeniden Kullan, Geri Dönüştür): Çevre dostu yaşamın 3 temel ilkesi.
  • Use Public Transportation (Toplu Taşıma Kullanmak): Araba yerine otobüs, metro gibi araçları tercih etmek.
  • Protect Wildlife (Yaban Hayatını Korumak): Nesli tükenmekte olan hayvanlara ve yaşam alanlarına zarar vermemek.
  • Turn off the tap (Musluğu kapatmak): Suyu boşa harcamamak.

⚠️ Dikkat: Bu eylemler genellikle "We should..." (Yapmalıyız...) veya "We must..." (Yapmak zorundayız...) gibi yapılarla kullanılır.

📌 Tavsiye ve Zorunluluk Bildiren Yapılar (Modals for Advice & Obligation)

İngilizcede birine tavsiye vermek ya da bir şeyin zorunlu olduğunu belirtmek için farklı yardımcı fiiller (modals) kullanırız. Çevre konusunda sıkça karşımıza çıkarlar. 🗣️

Should / Shouldn't (Yapmalısın / Yapmamalısın - Tavsiye)

Bir şeyin iyi veya doğru olduğunu düşündüğümüzde tavsiye vermek için kullanırız.

  • We should save energy. (Enerji tasarrufu yapmalıyız.)
  • You shouldn't throw litter on the street. (Sokağa çöp atmamalısın.)
  • People should protect endangered animals. (İnsanlar nesli tükenmekte olan hayvanları korumalı.)

Must / Mustn't (Yapmalısın / Yapmamalısın - Zorunluluk/Yasak)

Bir şeyin çok önemli, zorunlu olduğunu veya bir yasağı belirtmek için kullanırız.

  • We must recycle our waste. (Atıklarımızı geri dönüştürmek zorundayız.)
  • You mustn't cut down trees. (Ağaçları kesmemelisin.)
  • Students must turn off the lights when they leave the classroom. (Öğrenciler sınıftan çıkarken ışıkları kapatmak zorundadır.)

Have to / Don't have to (Yapmak Zorunda Olmak / Yapmak Zorunda Olmamak)

Dışarıdan gelen bir kural veya zorunluluk için kullanılır. "Don't have to" ise bir şeyin zorunlu olmadığını, isteğe bağlı olduğunu belirtir.

  • We have to use less plastic. (Daha az plastik kullanmak zorundayız.)
  • They don't have to use their cars for short distances. (Kısa mesafeler için arabalarını kullanmak zorunda değiller.)

💡 İpucu: "Must" daha çok kişisel veya güçlü bir zorunluluğu ifade ederken, "have to" dışsal bir kural veya durumu belirtir. "Should" ise sadece bir tavsiyedir, zorunluluk içermez.

📌 Sebep-Sonuç İfadeleri (Cause-Effect Expressions)

Çevre sorunları ve çözümlerini konuşurken, bir olayın nedenini ve sonucunu belirtmek önemlidir. İşte bu ilişkileri kurmanıza yardımcı olacak bazı ifadeler. 🔗

  • Because (Çünkü): Bir neden belirtir.
    • The ice caps are melting because of global warming. (Buzullar küresel ısınma yüzünden eriyor.)
  • So (Bu yüzden): Bir sonuç belirtir.
    • It's raining heavily, so we should take an umbrella. (Şiddetli yağmur yağıyor, bu yüzden şemsiye almalıyız.)
  • As a result (Sonuç olarak): Bir sonucun olduğunu belirtir.
    • People cut down too many trees. As a result, many animals lose their homes. (İnsanlar çok fazla ağaç kesiyor. Sonuç olarak, birçok hayvan evlerini kaybediyor.)
  • Due to / Because of (Yüzünden / Nedeniyle): Bir neden belirtir. Genellikle isim veya isim öbeğiyle kullanılır.
    • Many species are endangered due to deforestation. (Birçok tür ormansızlaşma nedeniyle tehlikede.)
    • The air is polluted because of factory smoke. (Hava fabrika dumanı yüzünden kirlenmiş durumda.)

⚠️ Dikkat: Bu ifadeleri doğru kullanarak cümlelerinizde mantıklı bir akış sağlayabilirsiniz. "Because" bir cümle ile kullanılırken, "due to" ve "because of" genellikle bir isim veya isim öbeğiyle kullanılır.

↩️ Testi Çözmeye Devam Et
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
Geri Dön