Varlık hem madde hem ideadır (Düalizm - Descartes)

Örnek 06 / 12
Soru:

Descartes, "Düşünüyorum, öyleyse varım" (\(Cogito, ergo sum\)) önermesiyle hangi tözün varlığından kesin olarak emin olabileceğimizi kanıtlamıştır? Bu durum, onun düalist sisteminde hangi problemi ortaya çıkarmıştır?

Çözüm:

🧠 Bu soru, düalizmin en temel argümanı ve en büyük zorluğu ile ilgilidir.

  • ➡️ 1. Adım: Descartes, şüpheyi bir yöntem olarak kullanır. Her şeyden şüphe etse bile, şüphe eden bir benliğin var olması gerektiği sonucuna ulaşır. Bu, "düşünen töz"ün (ruhun) varlığının kesin kanıtıdır.
  • ➡️ 2. Adım: Ancak, maddi dünyanın (bedenin ve dış nesnelerin) varlığı bu kadar kesin değildir. Onların varlığını kanıtlamak için "tanrının merhameti" gibi dolaylı argümanlara ihtiyaç duyar.
  • ➡️ 3. Adım: Buradaki problem şudur: Eğer birbirinden tamamen farklı iki töz varsa (ruh ve madde), bu iki töz birbiriyle nasıl etkileşime girer? Örneğin, maddi bir nesne olan elma, nasıl olur da ruhumda "tat" fikrini oluşturur? Veya ruhumdaki "kalk" isteği, nasıl olur da maddi bedenimi harekete geçirir?
  • ➡️ 4. Adım: İşte bu, düalizmin ünlü zihin-beden problemidir. Descartes bu soruna, etkileşimin beyindeki epifiz bezi aracılığıyla olduğunu söyleyerek bir çözüm önermiş olsa da bu çözüm ikna edici bulunmamıştır.

✅ Sonuç: Cogito, düşünen tözün (ruhun) varlığını kanıtlar ve bu, zihin-beden etkileşimi problemini ortaya çıkarır.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12