Soru:
Bir öğrenci, çok zorlandığı bir sınavda gözetmenin dikkatsizliğinden faydalanarak kopya çekme fırsatı bulur. Ahiret inancı, bu öğrencinin "Kopya çekmek, sadece okul kurallarını ihlal etmektir, kimseye zararım olmaz." şeklindeki gerekçesini nasıl çürütür? Açıklayınız.
Çözüm:
💡 Ahiret inancı, davranışların etkisini sadece dünyevi kurallar ve gözle görülür zararlarla sınırlamaz. Daha derin ve manevi bir sorumluluk anlayışı getirir.
- ➡️ Adaletin Boyutu: Ahiret inancına göre, kopya çekmek sadece okula karşı bir suç değil, aynı zamanda emek veren diğer öğrencilere karşı da bir haksızlıktır (\( \text{Hak Yeme} \)). Dünyada bu haksızlık açığa çıkmayabilir, ancak ahirette tüm haklar sahibine verilecektir.
- ➡️ Emanet Bilinci: Öğrenim görmek ve sınavlara girmek bir emanettir. Öğrenci, bu emanete hıyanet etmektedir. Ahiret inancı, emanete riayet etmeyi temel bir sorumluluk olarak görür.
- ➡️ Niyetin Önemi: İslam inancında ameller niyetlere göredir. Kopya çekmek, "başarılı görünme" niyetini taşır ki bu, Allah'ı aldatmaya çalışmak anlamına gelir. Ahiret inancı, Allah'ın her niyeti bildiği gerçeğini vurgular.
- ➡️ Kendine Zarar: Öğrenci, aslında en büyük zararı kendisine vermektedir. Öğrenmemiş olmanın ve karakter zafiyetinin manevi bedelini hem dünyada (bilgisizlik) hem de ahirette (günah) ödeyecektir.
✅ Sonuç olarak, ahiret inancı "kimseye zararım olmaz" argümanını geçersiz kılar. Çünkü hem kul hakkı hem de Allah'a karşı sorumluluk ihlali söz konusudur, bu da en büyük zarardır.
