Kışın tam anlamıyla kendini hissettirdiği Aralık ayı, denizlerimizin en bereketli, balıkların ise en lezzetli ve yağlı zamanıdır. Soğuk sularda beslenen balıklar, hem lezzet hem de besin değeri açısından zirveye ulaşır. Bu yazıda, Aralık ayının vazgeçilmez üçlüsü Hamsi, Palamut ve Lüfer'i mercek altına alıyor, neden bu ayda tüketilmesi gerektiğini ve püf noktalarını anlatıyoruz.
Soğuyan deniz suyu, balıkların yağlanmasını sağlar. Bu yağ, balığın hem daha lezzetli olmasını hem de Omega-3 gibi değerli yağ asitlerini daha fazla barındırmasını sağlar. Ayrıca, bu dönemde birçok balık türü üreme dönemine girmediği için hem etleri dolgun hem de av yasakları nedeniyle rahatlıkla tüketilebilir durumdadır.
Hamsi, Aralık ayının tartışmasız kralıdır. Bu ayda boyu en uygun, yağı en ideal seviyededir. "Hamsiyi kışın yiyin, yazın satın" sözü boşuna değildir.
Palamut, Aralık ayında hem iri boylara ulaşır hem de yağ oranı mükemmeldir. "Torik" ve "Sivri" gibi büyük çeşitleri de bu ayda görülmeye başlar.
Lüfer, İstanbul Boğazı'nın efsanevi balığıdır. Aralık ayında en lezzetli ve yağlı haline kavuşur. Boylarına göre isim alır (Çinekop, Sarıkanat, Lüfer, Kofana).
Aralık ayı, balık severler için bir bayram ayıdır. Hem sağlığımız için çok değerli olan Omega-3, D vitamini ve protein kaynağı hem de muhteşem bir lezzet şöleni sunar. Haftada en az iki kez balık tüketmeyi alışkanlık haline getirirken, balığımızı doğru mevsimde ve doğru boyda seçerek hem kendi sağlığımıza hem de denizlerimizin sürdürülebilirliğine katkıda bulunabiliriz. Afiyet olsun!