Gazlar, bulundukları kabın her yerine uyguladıkları basınç ile karakterize edilir. Bir gazın basıncı, taneciklerinin kabın çeperleriyle çarpışması sonucu oluşur. Gazın basıncı altında davranışını anlamak için bazı temel kanunları bilmek gerekir.
Sabit sıcaklıkta, belirli bir miktardaki gazın hacmi ile basıncı ters orantılıdır. Bu, Boyle Kanunu olarak bilinir.
Matematiksel olarak şu şekilde ifade edilir:
\( P \times V = sabit \)
Burada;
Bu denklem bize şunu söyler: Basınçtaki bir artış, hacmin azalmasına neden olur. Tersine, basınç azalırsa hacim artar.
Sabit hacimde, belirli bir miktardaki gazın basıncı, mutlak sıcaklıkla doğru orantılıdır.
Matematiksel olarak:
\( \frac{P}{T} = sabit \)
Burada;
Yani, sıcaklık arttığında gaz tanecikleri daha hızlı hareket eder ve kabın çeperlerine daha fazla çarparak basıncı artırır.
Basınç (P), hacim (V) ve sıcaklık (T) arasındaki ilişkiyi birleştiren denklem, İdeal Gaz Denklemidir.
\( P \times V = n \times R \times T \)
Burada;
Bu denklem, bir gazın durumunu tanımlamak için kullanılan en temel araçtır. Basınçtaki bir değişikliğin, diğer değişkenler üzerindeki etkisini hesaplamamızı sağlar.
Bir gazın "basınç altındaki işareti", genellikle onun basınç değişimlerine nasıl tepki verdiğini ifade eder. Örneğin:
Sonuç olarak, bir gazın basınç altındaki davranışı, onun fiziksel özelliklerini ve uygulama alanlarını (tüplerde depolama, iklimlendirme sistemleri, lastikler vb.) anlamak için hayati öneme sahiptir.