Cahit Sıtkı Tarancı, 4 Ekim 1910'da Diyarbakır'ın köklü bir ailesinde dünyaya geldi. Asıl adı Hüseyin Cahit olan şair, ilk ve orta öğrenimini Diyarbakır'da tamamladıktan sonra, lise eğitimi için İstanbul'a gitti. Galatasaray Lisesi'ndeki eğitimi onun edebiyat dünyasıyla tanışmasında kritik bir rol oynadı. Bu dönemde ilk şiir denemelerini yapmaya başladı.
Yüksek öğrenim için Ankara'ya giden Tarancı, Mülkiye Mektebi'ne kaydoldu ancak buradaki eğitimini yarıda bırakarak İstanbul'a döndü. Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin önemli isimlerinden biri olarak, 35 Yaş Şiiri ile ün kazandı. 1954 yılında geçirdiği bir rahatsızlık sonucu felç geçirdi ve 13 Ekim 1956'da Viyana'da hayatını kaybetti. Mezarı Ankara'da bulunmaktadır.
Cahit Sıtkı Tarancı, "Sanat için sanat" anlayışını benimseyen şairlerdendir. Şiirlerinde ölüm, yaşama sevinci, yalnızlık, aşk ve zaman gibi temaları işledi. Hece ölçüsünü modern bir duyarlılıkla kullanmasıyla dikkat çekti. Fransız şairlerden, özellikle de Charles Baudelaire'den etkilendiği görülür.
Şiirlerinde sade, akıcı ve lirik bir dil kullanan Tarancı, duygularını samimi bir şekilde ifade etmeyi başardı. Ölüm korkusu ve yaşama tutkusu onun şiirlerinde sıkça karşılaşılan ikilemlerdir. "Otuz Beş Yaş" şiirinde bu ikilemi en çarpıcı şekilde ortaya koymuştur.
Tarancı'nın en bilinen şiiri olan "Otuz Beş Yaş", şairin ölüm ve yaşam arasındaki gelgitlerini yansıtır. Şiirin "Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder" dizesi, Türk edebiyatının en unutulmaz mısraları arasına girmiştir. Bu şiirde, Dante'nin "İlahi Komedya"sında belirtilen "hayat yolunun ortası" metaforundan esinlenildiği görülür.
Bu şiirde Tarancı, yaşama sevincini ve hayata bağlılığını coşkulu bir dille ifade eder. Işık, güneş ve pencere imgeleri üzerinden umudu ve yaşam enerjisini anlatır. Şiir, karamsar temalara eğilimli olan şairin olumlu duygularını yansıtan nadir örneklerdendir.
Toplumsal temalı şiirlerinden biri olan bu eserde, Tarancı huzurlu ve barış dolu bir memleket özlemini dile getirir. Şiir, bireysel temaların yanı sıra toplumsal duyarlılığa da sahip olduğunu gösterir.
Cahit Sıtkı Tarancı, Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı'nın önemli şairleri arasında yer alır. Hece ölçüsünü modern şiirin imkanlarıyla birleştirmesi, onu yenilikçi şairler arasına sokar. Garip Akımı şairleri gibi ölçü ve uyağı tamamen reddetmek yerine, geleneksel formları modern içerikle buluşturmayı tercih etmiştir.
Tarancı'nın şiirleri, insanın varoluşsal kaygılarını samimi ve lirik bir dille ifade etmesi bakımından güncelliğini korumaktadır. Özellikle ölüm ve yaşam temalarını işleyiş biçimi, onu okuyucular için her zaman geçerli kılmaktadır.
Cahit Sıtkı Tarancı, kısa yaşamına sığdırdığı şiirlerle Türk edebiyatında silinmez bir iz bırakmıştır. "Otuz Beş Yaş" şiiriyle özdeşleşen şair, her yaştan okuyucunun kendinden bir şeyler bulabileceği evrensel temaları işlemiştir. Bireyin iç dünyasına yönelik duyarlı yaklaşımı, onu çağdaşları arasında özel bir yere konumlandırır. Tarancı'nın mirası, Türk şiirinin zengin mozaiğinde parlak bir taş olarak ışıldamaya devam etmektedir.