Cumhuriyet Dönemi (1940-1960) Hikaye Yazarları
Bu dönem, Türk edebiyatında hikaye türünün olgunlaştığı, toplumsal gerçekçilik akımının öne çıktığı ve bireyin iç dünyasına yönelik arayışların arttığı verimli bir zaman dilimidir. 1940'lı yıllardan itibaren, köyden kente göç, yoksulluk, toprak sorunu ve gelenek-modernite çatışması gibi temalar sıklıkla işlenmiştir.
Toplumcu Gerçekçi Yazarlar
Bu yazarlar, eserlerinde toplumun sorunlarını, sıradan insanların yaşam mücadelesini ve sosyal adaletsizliği ele almışlardır.
- Sabahattin Ali: Hikayelerinde köylülerin, işçilerin, hapishanedeki insanların yaşamını gerçekçi ve yalın bir dille anlatmıştır. "Ses", "Kamyon", "Değirmen" önemli hikaye kitaplarındandır.
- Sait Faik Abasıyanık: Türk hikayeciliğinde bir dönüm noktasıdır. İstanbul'un balıkçılarını, işsizlerini, küçük insanlarını, doğa sevgisiyle harmanlayarak anlatmıştır. "Lüzumsuz Adam", "Alemdağ'da Var Bir Yılan", "Son Kuşlar" onun önemli eserleridir.
- Orhan Kemal: Eserlerinde Çukurova bölgesindeki işçilerin, fabrikalardaki yaşamın ve gecekondu mahallelerinin portresini çizmiştir. "Ekmek Kavgası", "Çamaşırcının Kızı" hikaye kitaplarından bazılarıdır.
- Kemal Tahir: Daha çok romanlarıyla tanınsa da, hikayelerinde de cezaevi yaşamı ve köy gerçekliği gibi temaları işlemiştir.
- Samim Kocagöz: Ege bölgesindeki toprak ağalığı ve köylü mücadelesini hikayelerine konu edinmiştir.
Bireyin İç Dünyasını Esas Alan Yazarlar
Bu yazarlar, toplumsal meselelerden ziyade bireyin ruh halini, yalnızlığını, bunalımlarını ve iç çatışmalarını anlatmaya yönelmiştir.
- Ahmet Hamdi Tanpınar: Hikayelerinde zaman, rüya, bilinçaltı ve geçmişle hesaplaşma gibi temalar öne çıkar. "Yaz Yağmuru" ve "Abdullah Efendi'nin Rüyaları" önemli hikaye kitaplarıdır.
- Tarık Buğra: İlk hikayelerinde bireyin iç dünyasına yönelik çözümlemeler yapmıştır. "Oğlumuz" ve "Yarın Diye Bir Şey Yoktur" bu dönemin ürünleridir.
Milli-Dini Duyarlılığı Öne Çıkaran Yazarlar
Bu yazarlar, Anadolu insanının manevi değerlerini, dini inançlarını ve milli duyarlılıklarını hikayelerinin merkezine yerleştirmişlerdir.
- Memduh Şevket Esendal: Durum hikayeciliğinin (Çehov tarzı) önemli temsilcisidir. Sade, yalın ve oldukça süssüz bir dil kullanmıştır. Hikayelerinde gündelik hayatın içindeki sıradan insanları anlatır. "Ayaşlı ve Kiracıları" romanıyla da tanınır.
- Samiha Ayverdi: Hikayelerinde tasavvufi düşünce ve geleneksel değerler önemli bir yer tutar.
Diğer Önemli İsimler
- Halikarnas Balıkçısı (Cevat Şakir Kabaağaçlı): Hikayelerinde Ege ve Akdeniz'in denizci insanlarını, mitolojik öğelerle süsleyerek anlatmıştır.
- Haldun Taner: Toplumsal eleştiriyi mizahla harmanlayan, kendine özgü bir üslubu vardır. "Tuş", "Şişhane'ye Yağmur Yağıyordu" ve "On İkiye Bir Var" önemli hikaye kitaplarıdır.
- Aziz Nesin: Toplumdaki aksaklıkları, yanlışlıkları ve çarpıklıkları keskin bir mizah diliyle eleştirmiştir. Sayısız hikaye kitabı bulunmaktadır.
Özetle, 1940-1960 dönemi Türk hikayeciliği, hem toplumun geniş bir fotoğrafını çeken hem de bireyin karmaşık iç dünyasına inen, birbirinden değerli yazarların ortaya koyduğu zengin bir birikimdir.