Osmanlı İmparatorluğu'nun yönetim geleneğinde köklü bir değişiklik yapan Ekber ve Erşed Sistemi, taht veraset anlayışını temelden değiştirmiştir. Bu sistem, padişah I. Ahmet döneminde uygulamaya konulmuş ve Osmanlı hanedanının geleceğini şekillendirmiştir. Peki, bu sistemi kim getirdi ve neden bu kadar önemli?
1603-1617 yılları arasında tahtta bulunan I. Ahmet, Osmanlı tarihinde önemli bir dönüm noktasıdır. Kendisinden önceki dönemlerde uygulanan kardeş katli geleneği, taht kavgalarını önlemek amacıyla yasal bir dayanak olarak görülüyordu. Ancak I. Ahmet, bu kanlı geleneği sonlandırarak yerine Ekber ve Erşed (büyük ve akıllı) sistemini getirmiştir.
I. Ahmet, 1603'te tahta çıktığında henüz 13 yaşındaydı. Kendisinden sonra tahta geçecek kişinin belirlenmesi konusunda farklı bir yaklaşım benimsedi. Geleneksel "kardeş katli" uygulamasının hanedan içi istikrarsızlığa yol açtığını gören I. Ahmet, 1603'ten itibaren bu sistemi uygulamaya başladı ve ölümünden sonra da resmi bir kural haline geldi.
Bu yeni sistemin temel prensipleri şunlardı:
Ekber ve Erşed sistemi, beraberinde yeni bir uygulamayı da getirdi: şehzadelerin sancaklara gönderilmemesi. Tahtın en yaşlı üyeye geçeceği bilindiğinden, şehzadeler sarayda veya özel dairelerde gözetim altında tutulmaya başlandı. Bu durum, tarihte "kafes hayatı" olarak bilinen ve şehzadelerin devlet tecrübesinden mahrum kalmasına yol açan bir süreci başlattı.
Ekber ve Erşed sistemini getiren I. Ahmet, Osmanlı tarihinde başka önemli izler de bırakmıştır:
Ekber ve Erşed sistemi, Osmanlı tarihinde en uzun süre uygulanan veraset sistemi olmuştur. 1603'ten imparatorluğun sonuna kadar (1922) geçerliliğini korumuştur. Sistem, hanedanın devamlılığını sağlamakla birlikte, padişahların tecrübesizliği ve "kafes hayatı" gibi olumsuzlukları da beraberinde getirmiştir.
I. Ahmet'in bu radikal değişikliği, Osmanlı monarşisinin doğasını değiştirmiş ve merkezi otoritenin saray bürokrasisine kaymasına zemin hazırlamıştır. Tarihçiler, bu sistemin Osmanlı'nın gerileme dönemine geçiş sürecindeki etkilerini halen tartışmaktadır.
Sonuç olarak, Ekber ve Erşed sistemi I. Ahmet tarafından getirilmiş, Osmanlı veraset geleneğinde köklü bir değişim yaratmış ve imparatorluğun son üç yüz yılına damgasını vurmuştur. Bu sistem, hanedanın devamlılığını sağlama başarısını gösterirken, yönetim kalitesi üzerinde tartışmalı etkiler bırakmıştır.