Glikoliz, tüm canlı hücrelerde gerçekleşen evrensel bir metabolik yolaktır. Bir molekül glikozun (C₆H₁₂O₆), sitoplazmada oksijensiz ortamda enzimler yardımıyla iki molekül pirüvata (C₃H₄O₃) parçalanması sürecidir. Bu süreç, hücresel solunumun ilk ve temel evresidir.
Glikoliz, prokaryot (bakteri, arkeler) ve ökaryot (hayvan, bitki, mantar) tüm hücrelerde, mitokondri olmadan, hücrenin sitoplazmasında meydana gelir. Bu, yaşamın ortak kökenine dair güçlü bir kanıttır.
Glikoliz, iki ana fazdan oluşur:
Net Kâz: 4 ATP (üretilen) - 2 ATP (harcanan) = 2 ATP
Glikolizdeki ATP üretiminin tamamı bu yolla olur. Fosforilasyon, bir fosfat grubunun (Pi) organik bir moleküle (substrat) eklenmesidir. Substrat düzeyinde fosforilasyonda, yüksek enerjili bir fosfat bağına sahip ara bileşikten (örn. 1,3-bifosfogliserat, fosfoenolpirüvat), fosfat grubu doğrudan ADP'ye aktarılarak ATP sentezlenir.
Örnek Reaksiyon: Fosfoenolpirüvat (PEP) + ADP → Pirüvat + ATP
Glikoliz sırasında, gliseraldehit-3-fosfattan pirüvata dönüşüm aşamasında oksidasyon (elektron kaybı) reaksiyonları gerçekleşir. Bu reaksiyonlarda açığa çıkan yüksek enerjili elektronlar ve protonlar (H⁺), NAD⁺ koenzimi tarafından tutularak 2 NADH molekülüne (glikoz başına) dönüştürülür. Bu NADH'ler, elektron taşıma zincirine girerek daha fazla ATP üretimine katkı sağlar.
Bir glikoz molekülünün glikolizi sonunda:
Kimyasal denklemle: C₆H₁₂O₆ + 2 NAD⁺ + 2 ADP + 2 Pi → 2 C₃H₄O₃ + 2 NADH + 2 ATP + 2 H₂O + 2 H⁺
Glikoliz, oksijen varlığında veya yokluğunda devam edebilir:
Glikoliz, hücrenin enerji ekonomisinin temel taşıdır. Hem basit yapısı hem de yüksek verimliliği ile yaşamın sürdürülebilirliğini sağlayan en kritik biyokimyasal süreçlerden biridir.