Günlük hayatta sıklıkla birbirine karıştırılan iki kavram olan haset ve gıpta, aslında birbirinden çok farklı duygusal temellere sahiptir. Gelin bu iki kavramı birlikte inceleyelim.
Haset, başkasında olan bir şeyin (başarı, maddi varlık, statü vb.) onda olmamasından dolayı duyduğu rahatsızlık ve o şeyin o kişiden yok olmasını isteme halidir. Olumsuz ve yıkıcı bir duygudur.
Gıpta ise, başkasında gördüğümüz bir güzelliği, başarıyı veya iyiliği kıskanmadan, içten bir şekilde takdir etmek ve çoğu zaman kendimiz de o özelliğe sahip olmak istemek anlamına gelir. Olumlu ve yapıcı bir duygudur.
Bir başkasının sahip oldukları karşısında hissettiğimiz duygu, onu takdir edip kendimize ilham alarak mı yoksa kıskanıp onun kaybetmesini isteyerek mi tepki verdiğimizle anlam kazanır. Gıpta, bizi ileri taşıyan bir itici güçken; haset, içimizi kemiren ve bizi gerileten bir duygudur.